Onu Zener kartlarıyla, rasgele sayılarla ESP işleriyle test ettik. | Open Subtitles | لقد فحصناه مع أوراق الزينار, أرقام عشوائية, تشكيلة من المهمّات الخارقة. |
Hepatit, HIV ve herşeye karşı test ettik, ve sitratt tuz karışımı ile işledik. | Open Subtitles | فحصناه من الامراض المعروفة وعالجناه بمحلول سيترات |
taradık. Temiz. | Open Subtitles | لقد فحصناه, انه نظيف |
- Üvey kardeşi yapmıştır. - Kontrol ettik. | Open Subtitles | اخاه غير الشقيق فعلها نحن فحصناه. |
Ve eğer zaten test ettiğimiz bir organı tekrar test etmene izin verirsem ikisini de başaramayız. | Open Subtitles | ولو تركتكَ تخاطر بحياةِ المريض لفحصِ عضوٍ فحصناه سابقاً فلن نحقّق أياً منهما |
Onu sifiliz açısından test ettik. Sonuç negatif çıktı. | Open Subtitles | لقد فحصناه للسفلس و كان سلبيا |
Burada getirildiğinde onu taradık. | Open Subtitles | لقد فحصناه عندما أتى إلى هنا |
- Zaten taradık. | Open Subtitles | فحصناه |
Kontrol ettik, ciğerleri gayet iyi. | Open Subtitles | لقد فحصناه ولكن كبدها سليم. |
Defalarca Kontrol ettik. | Open Subtitles | فحصناه عدة مرات |
İlk test ettiğimiz o oldu. | Open Subtitles | هذا كان أول شيئ فحصناه وكان نظيفاً |