Ve sonra eve koşar, çocukları yatağa yatırı ve tüm gece nasıl bir akşam geçirdiğimizle ilgili gülerek uyanık kalırdık. | Open Subtitles | ثم كنا نعود للمنزل , نضع الطفلين في فراشهما و نبقى يقظين طوال الليل نضحك على ما حدث |
Paketi içeri getirip ağacın altına koymuşlar... parti sona ermiş, yatağa gitmişler. | Open Subtitles | إذًا، جلبوا الطرد إلى الداخل، وضعوه تحت الشجرة. انتهت الحفلة، ذهبا إلى فراشهما. |
yatağa uzandım ve birkaç saat sonra müşteriler geldiğinde 10 yaşında bir dedektifi yataklarında uyur hâlde buldular. | Open Subtitles | ثم استلقيت على الفراش وبعدها بساعتين عاد النزيلان أدراجهما وعثرا على مخبر عمره 10 سنوات غارقاً في النوم على فراشهما |
Ve yatağa girdiklerinde de hiç konuşmuyorlarmış. | Open Subtitles | يذهبان إلى فراشهما دون أن يتحدثا |