"فرصة تسنح" - Traduction Arabe en Turc

    • fırsatta
        
    • şansta
        
    Ben karnavalın büyük bir hayranıyımdır ve her fırsatta giderim oraya. Open Subtitles أنا معجبة كبيرة بالكرنفال، وأذهب إليه في كل فرصة تسنح لي.
    Hayır çünkü sen etrafındaki herkesi her fırsatta üzen kocaman bir zavallısın. Open Subtitles كلا، لأنك فوضى عارمة تجعل من حولك بائساً بكل فرصة تسنح لك
    Daha önce müttefiklerine verdiğin sözleri bozdun ve ilk fırsatta onları öldürdün. Open Subtitles لقد خنثت وعودًا لحلفاء من قبل وقتلتهم في أقرب فرصة تسنح لك
    Robert Burke'ün iddiasına göre T. Rex... yavrusunu ilk fırsatta terk eden başıbozuk bir hayvandı. Open Subtitles روبيرت بورك قال أن الـ ت ركس كان وغدا يهجر أولاده فى أول فرصة تسنح له بإمكانى أن أبرهن العكس
    - Eline geçen her şansta üstüme geliyorsun ve doğuştan kazandığın bilmem gereken bir hakkın mı var diye merak ediyorum. Open Subtitles في كلّ فرصة تسنح لك، تتجاوز حدودك معي... وأنا أتساءل إن كان لك حق ولادة عليّ أن أعرف بشأنه.
    Daha uygun zamanı bekleyip yakaladığı ilk fırsatta seni vuracaktır. Open Subtitles إنها ستتحين فرصتها وتتخلص منك عند أول فرصة تسنح لها ذلك واضح
    İlk fırsatta seni arayacaktır eminim. Open Subtitles أنا متأكدة أنه سيعاود الاتصال بك في أول فرصة تسنح له
    İlk fırsatta bara gider, onları aç bırakacak. Open Subtitles أول فرصة تسنح له للذهاب للحانة سيتركهم لوحدهم جائعين
    Eline geçen ilk fırsatta ondan paçanı kurtaracağını söyledi. Open Subtitles لقد قالت إنك سوف تتخلصين منها في أول فرصة تسنح لك.
    Her fırsatta beni ve annemi döven bir babayla büyümekten kat kat iyiydi. Open Subtitles بل كان ذلك أفضل بكثير من النشوء مع أب يضربني وأمّي في كلّ فرصة تسنح له
    Bana ihanet etmedin ama eline geçen ilk fırsatta edeceksin. Open Subtitles أنت لم تقومي بخيانتي لغاية الآن لكن مع أول فرصة تسنح لك سوف تفعلين
    İlk fırsatta gezegeni terk etmeyi planladığın için senden hoşlanıp hoşlanmamasını umursamana şaşırdım. Open Subtitles أنا متفاجئة من أنك تهتم إن كان يحبك، بما أنك تخطط لمغادرة الكوكب في أول فرصة تسنح لك
    Her fırsatta yoluna çıkıp seni engellemeye ve utandırmaya çalışan bir kadına mı yoksa kocana mı inanacaksın? Open Subtitles امرأة بذلت كل ما في وسعها لإحباطك وإحراجك في كل فرصة تسنح لها، أم زوجك؟
    Zimbabve ile ilgili konuşmadığımdan dolayı pişmanım ve kendime bir söz verdim, New York sağlık delegesi olarak eşit sağlık hakları için her fırsatta destek toplayıp insanları alarma geçireceğim. TED أنا أتحسّرعلى عدم التكلّم في زيمبابواي، وقطعت عهدا على نفسي بأنني كمفوضة للصحة في مدينة نيويورك، سأستغلّ كلّ فرصة تسنح لي لقرع جرس الخطر وتضافر الجهود لدعم الإنصاف في المجال الصحّي.
    Uzun zamandır ilk fırsatta beni ortadan kaldırıp çalılıkların arasına tıpkı bir köpek gibi gömmek istiyorsun böylece sadece ihtiyarınkini değil, benim altınımı da alabileceksin. Open Subtitles لمدة طويلة أردت التخلص منى .... فى أول فرصة تسنح لك وتدفننى هنا .....
    Ama her fırsatta bundan kaçıyorsun. Open Subtitles لكنك تهرب منه في كل فرصة تسنح امامك
    Elime geçen her fırsatta seni aldatıyorum! Open Subtitles لقد كنت أخونك في كل فرصة تسنح لي.
    İlk fırsatta o ibneyi öldüreceksin. Open Subtitles ستقتل هذا اللّعين في أول فرصة تسنح لكَ.
    İlk fırsatta onu ekecektir. Open Subtitles سيتخلص من المرافق في اقرب فرصة تسنح له.
    İlk fırsatta bu noktaya gel. Open Subtitles -صفقة من أيّ نوع؟ أصغِ فحسب، في أوّل فرصة تسنح لكَ، عد أدراجكَ، وامشِ إلى هذه البقعة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus