Ben sadece iki kızımı da sonunda daha iyi tanıma şansı bulduğum için mutluyum. | Open Subtitles | أنا مسرور لأني حصلت أخير على فرصة للتعرف على فتياتي. |
Birbirimizi tanıma şansı elde edeceğimizi umuyorum. | Open Subtitles | استمعي، أنا آمل حقا ان نحصل على فرصة للتعرف على بعضنا البعض |
Ve sana da onu tanıma şansı vermek istedim. | Open Subtitles | وأردتك أن تنالي فرصة للتعرف إليه. |
"Birbirimizi daha yakından tanıma fırsatı bulacağımız için çok memnunum. | Open Subtitles | "أتوق إلى الحصول على فرصة للتعرف إلى بعضنا البعض أكثر" |
Seni tanıma fırsatı bulduğum için çok memnunum, Wayne. | Open Subtitles | أنا سعيده لاني حصلت على فرصة للتعرف عليك . واين |
Erkek arkadaşınla birbirimizi daha yakından tanıma fırsatı bulduğumuz için çok iyi bir doktor olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | والآن، لقد كانت لديه فرصة للتعرف صديقها الخاص بك أفضل قليلا، استطيع ان اقول انه طبيب جيد لعنة. |
Seni tanımak için tek şansım bu diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | اعتقدت بأن هذة الطريقة الوحيدة .التي سأحصل بها على فرصة للتعرف عليك أكثر |
Sadece diğer insanlara gerçek seni tanıma fırsatı ver. | Open Subtitles | مجرد اعطاء الآخرين فرصة للتعرف الحقيقي لك. |
Sen ve Lux markete gidebilirsiniz böylece ben de nişanlını tanıma fırsatı elde edebilirim sanırım ve... | Open Subtitles | انت ولكس اذهبوا الى البقالة وبهذه الطريقة استطيع ان احصل على فرصة للتعرف على خطيبك و نستطيع ان نحصل على ... |
Keşke onu tanımak için daha fazla zamanım olsaymış. | Open Subtitles | أنا فقط أتمنى لو كانت لدي فرصة للتعرف عليه بشكل أفضل |
Sadece seni tanımak için bir fırsat istiyorum. | Open Subtitles | أريد فقط فرصة للتعرف عليك |