Sanırım bir tarafım ne olacağını biliyordu ama yükünden hep korktum. | Open Subtitles | أعتقد بأنّ جزءً منّي علم بحدوث ذلك ولكن لطالما فزعت من ثقله |
Daha sonrasında sevişirken çığlık atınca çok korktum. | Open Subtitles | وقد فزعت حين بدأ يصرخ أثناء ممارستنا الجنس |
Bak, orada oluğum hakkında yalan söylediğim için üzgünüm, panikledim. | Open Subtitles | انا آسف أنني كذبت بشأن وجودي هناك, لكنني فزعت. |
Okulu bırakmak zorunda kalacağını söylediğinde neden panikledim sanıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تظنين أنني فزعت عندما قلتِ أنكِ قد تتركين الجامعة؟ |
Raporları karıştırmışım ve Panik yaptım. Hastanıza zarar verdiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | .لقد بدّلتُ الوصفة العلاجيّة ومن ثَمّ فزعت فحسب .إنّي آسفةٌ لو كُنتُ قد عرّضت المريض للخطر |
Önceleri eğlencesine takılıyorduk ama sonra bundan fazlasına ihtiyacı olduğunu söyledi, sonra daha fazlasını vermeye başladığımda korktu ve tekrar eğlencesine takılmak istemeye başladı. | Open Subtitles | لقد بدأنا الأمر بالمرح ومن ثم قالت لى إنها تريد أكثر من هذا لذا قمت باكثر من هذا ، ولكن الهدف هو أنها فزعت وقالت لى إنها لا تريد سوى المرح |
- Bok ettim. Paniğe kapıldım. Hiç benlik bir hareket değil. | Open Subtitles | أجل, لقد خرّبته لقد فزعت و الذي هو ليس من عادتي تماماً. |
Ben daha yeni korkmuştum sonra kaçtım, sonra sen ben korktuğum için korktun sanırım buradaki problem ikimiz de birbirimiz için ne ifade ettiğimizi bilmiyoruz. | Open Subtitles | وكنت قد فزعت للتو وهربت , وأنت فزعت لأني فزعت وأظن المشكلة هي |
- Wade'i mi diyorsun? - korktum ve O'nu kendimden uzaklaştırdım. | Open Subtitles | اتعنين 000ويد ؟ لقد فزعت ومن ثما دفعته بعيدا |
Sen büyükbaba olmak istediğinden bahsedince korktum. | Open Subtitles | لقد فزعت لانك بدأت تتحدث حول كونك تريد ان تكون جدا |
Saklandım ama bağrışmaları duyunca korktum ve kaçtım. | Open Subtitles | قمت بذلك ولكن عندما سمعت صراخًا فزعت وبدأت بالهرب |
Evet, bir an için korktum. Burası eşik sayılır mı? | Open Subtitles | لثانية فزعت هل هذه العتبة الرسمية؟ |
Önce korktum, sonra neşelendim. | Open Subtitles | فزعت فى البداية ثم انتابتنى الدهشة |
Elbette başta panikledim ama daha sonra anladım. | Open Subtitles | لقد فزعت في البداية بالطبع و لكن هذا جعلني أفكر |
gelip yakaladığında panikledim ateş ettim, o da ateş etti. | Open Subtitles | عندما أتى علينا , لقد فزعت ثم أطلقت النار و من ثم رد إطلاق النار |
panikledim ve ona çok kötü, hatta affı olmayan bir şey yaptım. | Open Subtitles | فزعت وفعلت شيئًا مُروعاً به شيئًا لا يُمكن غفرانه حقاً |
- Frankie, dur. Biraz panikledim. Hepsi bu. | Open Subtitles | لقد فزعت قليلاً هذا كل ما في الأمر |
Bu işe yeni başladım. Panik yaptım. | Open Subtitles | لقد حصلت على الوظيفة للتو ، لقد فزعت |
Panik yaptım deyip hemen arkasından... | Open Subtitles | الكليشيه المُبتذل للقاتل : " لقد فزعت ، ويتبعه مُباشرةً |
Adele düştüğü için korktu sadece. | Open Subtitles | فزعت " أديل " اليوم. فقد سقطت على رسغها |
Kendini yalnız hissettin ve Paniğe kapıldın ve kendini yakınlaşmış gibi hissettiğin anda, geri çekildin. | Open Subtitles | لقد كنتَ وحيداً و فزعت. لقد اصبحت قريباً جداً, لذلك ابتعدت. |
Bu karanlıkta yapayalnız, çok korkmuştum. | Open Subtitles | ووقتها فزعت وحدي في ذلك الظلام |
Eldiven yüzünün yarılmasına neden oldu sonra panikledi ve onunla boğuşmaya başladı. | Open Subtitles | شرخ وجهها ثم فزعت فخنقها |
- Tamam, Ödüm patladı. Biraz. | Open Subtitles | حسنا لقد فزعت قليلا |