Bunu açığa kavuşturmak için ne gerekiyorsa yapacağım. | Open Subtitles | فسأفعل ما أراه ضرورياً لتفسّر هذه المشاكل إلى الأطراف المهمّة |
Eğer o dosyanın içinde ona karşı koz olarak kullanabileceğimiz bir şey varsa o dosyayı almak için ne gerekirse yapacağım. | Open Subtitles | إذا وجد شيء ما في الملف يمنحنا نفوذا عليها فسأفعل ما بوسعي لأصل إليه |
Her şey bittiğinde de zamanında yapmam gereken şeyi yapacağım. Seni bu şehirden götüreceğim. | Open Subtitles | وحين ينتهي هذا، فسأفعل ما تعيّن عليّ وأخرجك من المدينة. |
Öldüğümüzde bizi bekleyen kader buysa mümkün olduğunca uzun yaşamak için elimden geleni yapacağım. | Open Subtitles | إنْ كان هذا هو مصيرنا عند ...الموت فسأفعل ما بوسعي لأعيش أطول ما يمكن |
O halde elimden geleni yapacağım, efendim. | Open Subtitles | اذاً فسأفعل ما بوسعى يا سيدى |
Ben de gitmek istemiyorum ama mecbur kalırsak Carl'ı da, seni de korumak için elimden geleni yapacağım. | Open Subtitles | ليس هذا ما أبغاه أيضاً، ولكن إن اضطررنا للرحيل، فسأفعل ما بوسعي لأتأكد من أنك و(كارل) بخير |
Gelmezsen senin dediğin gibi yapacağım. | Open Subtitles | وإلا فسأفعل ما قلته أنت |