"فسيكون ذلك" - Traduction Arabe en Turc

• olacaktır

Bu şekilde kaldığı sürece, iletişimi minimum düzeyde olacaktır.
إذا تواصلت فعلاً فسيكون ذلك بالحد الأدنى

"Eğer TPB kurucuları beraat ederlerse, bu internet özgürlüğü için zafer olacaktır."
'إذا تمت تبرئة مؤسسي موقع 'قراصنة الخليج" "فسيكون ذلك إنتصارا لحرية الانترنت

Eğer benek veya herhangi bir farklılık varsa daha fazla olacaktır.
لو كانت هناك نقطة أو خربشة مختلفة فسيكون ذلك كثيرا

Fotoğraftaki kadın ve gençle ilgili ufacık bir yardım bile oldukça yardımcı olacaktır.
لو أن لديكِ أي معلومات عن هذه المرأة أو الشاب اللذان بالصورة فسيكون ذلك شيء عظيم

Kızına oğlunuzu verirseniz hepimize bazı yararları olacaktır.
لو تقدم إبنك ليخطبها بدلًا منه فسيكون ذلك مفيدًا لنا جميعًا

Eğer SETI bu gezegendeki insanların bakış açılarını değiştirmekten başka şey yapmazsa, bu tarihteki en derin çabalardan biri olacaktır.
وإذا كان الشيء الوحيد الذي يفعله SETI هو تغيير أسلوب تفكيرنا ، فسيكون ذلك أسمى هدفٍ في التاريخ.

Tarih beni nasıl hatırlarsa hatırlasın eğer ki hatırlarsa bu gerçeğin sadece bir kısmı olacaktır.
كيفما يذكرني التاريخ، هذا وإن فعل مُطلقاً... فسيكون ذلك جزء من الحقيقة.

Tarih beni nasıl hatırlarsa hatırlasın, eğer ki hatırlarsa bu gerçeğin sadece bir kısmı olacaktır.
كيفما يذكرني التاريخ، هذا وإن فعل مُطلقاً... فسيكون ذلك جزء من الحقيقة.

Biz kaybedersek , sen sorumlu olacaktır. Gitmek.
إن هرب مرة أخرى فسيكون ذلك على عاتقك

Powers'ı salmamız yalnızca ülkelerimiz arasındaki iyi niyeti geliştirmek için olacaktır.
إذا أطلقنا سراح (باورز) فسيكون ذلك فقط، لأجل تعزيز النوايا الحسنة بين دولتيْنا