- Tamam, özür dilerim seni üzdüğümü görebiliyorum ve Bunu yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | حسناً، حسناً، أنا آسفة. آري إنني أزعجكِ، وأنا لا أريد فعلُ ذلك. |
Bunu yapmak zorunda olduğum için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف، كان عليَّ فعلُ ذلك |
Bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | لا يتحتم عليكِ فعلُ ذلك |
Bunu yapamam. Onu seviyorum. | Open Subtitles | حسناً, لايكمنني فعلُ ذلك ,أنا أحبه |
Eve hiç gelmeyecek bir babayı beklerse bunu yapabilmesi mümkün değil. | Open Subtitles | لا يمكنها فعلُ ذلك إذا إستمرت في إنتظار والدها الذي لن يعود إلى البيت أبداً |
Bunu yapmak zorunda değilsin. Değilsin... | Open Subtitles | لايجب عليكِ فعلُ ذلك |
Ron, üzgünüm. Bunu yapmak zorundayız. | Open Subtitles | أسفة يا (رون) ، لكن يجب علينا فعلُ ذلك |
Bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | -جراهام)... ليس عليكَ فعلُ ذلك) . |
Bunu yapamam. | Open Subtitles | لا يُمكنني فعلُ ذلك ولمْ أكن أكذبُ عليه |
Bunu yapamam. | Open Subtitles | آسف، لا يمكنني فعلُ ذلك |
Bunu yapamam. | Open Subtitles | .لا يُمكنني فعلُ ذلك |
Eve hiç gelmeyecek bir babayı beklerse bunu yapabilmesi mümkün değil. | Open Subtitles | لا يمكنها فعلُ ذلك إذا إستمرت في إنتظار والدها الذي لن يعود إلى البيت أبداً |