Şimdiye kadar, ne zaman kötü bir şey yapmak istediysem, yaptım. | Open Subtitles | حتى الآن كلما أردت فعل شىء سيىء كنت أفعله |
Normal zamanlarda böyle bir şey yapmak mümkün değildi. | Open Subtitles | فى الأوقات العاديه ما كان للأحد أن يجرؤ على فعل شىء كهذا |
Ne zaman bir şey yapmak istese ona işimin olduğunu söylüyorum. | Open Subtitles | سأقول له أننى مشغولة حالما أراد فعل شىء ما |
Ve işimle ilgili olmayan bir şeyler yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أحتاج الى فعل شىء هذا ليس متعلق بالعمل. |
Yani, biz sadece hayatımızı renklendirecek bir şeyler yapmak istedik. | Open Subtitles | نحن فقط ... نحن فقط نريد فعل شىء لتنشيط حياتنا العاطفية |
Karım üzgün olduğunda bir şeyler yapmak zorundayım. | Open Subtitles | عندما تستاء زوجتى يجب علىِ فعل شىء ما |
Onun için bir şey yapamayız. Umarım hayattadır. | Open Subtitles | لا نستطيع فعل شىء له الان، لنأمل انه على قيد الحياه |
Eğer senin için sakıncası yoksa, annen için bir şey yapmak istiyorum. | Open Subtitles | إذا كان هذا يناسبكِ أود فعل شىء لها |
Riskin farkındayım, Billy. Ama bir şeyler yapmak zorundayım. | Open Subtitles | أعرف الخطورة، بيلى لكن علىّ فعل شىء |
Yarın bir şeyler yapmak ister misin? | Open Subtitles | هل تريدى فعل شىء غداً؟ |
Bay Bolden olmadan hiç bir şey yapamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا فعل شىء بدون السيد بولدن |
Onu geri getirmek için bir şey yapamayız. | Open Subtitles | -ليس بإمكاننا فعل شىء لإرجاعها -اوووه |