"فقاقيع" - Traduction Arabe en Turc

    • Kabarcık
        
    • baloncuk
        
    • fokurdayan
        
    • baloncuklar
        
    • baloncukları
        
    Suda nasıl Kabarcık olur ve yok olursa, birden yok oldular. Open Subtitles للأرض فقاقيع كما الماء, كما هم أيضاً.. ً
    Bekleyin millet. Su altından Kabarcık sesi alıyorum. Open Subtitles أصبروا, اني ألتقط صوت فقاقيع الماء
    Hadi Plankton, Kabarcık dönmeden bunları temizlemeliyiz! Open Subtitles هيا، (بلانكتون)، علينا تنظيف هذا ! قبل أن يعود (فقاقيع)
    Altı baloncuk birbirine eklendiğinde merkezde sihirli bir küp oluşuyor. TED عندما تضاف ست فقاقيع إلى بعضها، يظهر مكعب سحري في الوسط.
    Bu sistemde çok fazla baloncuk üreterek geminin her yanına salınması sağlanıyor, tıpkı gemi hareket hâlindeyken su rezistansını azaltan bir halı gibi. TED في هذا النظام، ينتجون الكثير من فقاقيع الهواء ويعيدون توزيعها على كامل السفينة، على شكل بساط هوائي، مما يقلل من مقاومة الماء أثناء حركة السفينة.
    Açıkçası, fokurdayan bir zehrin içine düşmek insanı bayağa bitkinleştiriyor. Open Subtitles يتضح أن السقوط في وعاء من فقاقيع السم يصيبك بالإرهاق
    nehir yatağında yüzen dev baloncuklar gördüm, tıpkı bunun gibi. TED فإذ بي أرى فقاقيع ضخمة تطفو على ضفة النهر، كهذه.
    Sabun baloncukları her zaman kusursuz bir geometrik düzenle yüzey alanlarını küçültmeye çalışır. TED أشكال فقاقيع الصابون ستحاول دائماً تقليص مساحة سطحها بتكوين تنظيمات هندسية مثالية.
    Yardımcı olabildiğimize sevindim Kabarcık. Open Subtitles حسنٌ، يا (فقاقيع)، أسعدني أننا استطعنا مساعدتك
    Kabarcık sonu olmayan işini bırakıp zamanın ötesinden bize yardıma gelecek cesareti bulduysa, bizim de cesaretimizi toplayıp... Open Subtitles يا رفاق، لو تحلى (فقاقيع) بالشجاعة لترك وظيفته التي لن تقوده إلى أي شيءٍ والرجوع بالزمن لمساعدتنا
    Kabarcık'ı çağırsak mı? Open Subtitles أعلينا أن نستدعي (فقاقيع
    Elveda Kabarcık. Open Subtitles مع السّلامة، (فقاقيع)
    Kabarcık. Open Subtitles (فقاقيع)
    Hatta kafasını karıştırmak için baloncuk bile çıkarıyorlar. Open Subtitles حتّى أنهم ينفخون فقاقيع لإرباكها
    Tatlım bu akşam baloncuk ister misin? Open Subtitles -حبيبتي ، هل تريدين فقاقيع اليوم؟ -أجل
    Pekâlâ. Sevgili Nim, volkanın ağzındaki fokurdayan lavları biri görebilir mi? Open Subtitles (حسناً ، عزيزتي (نيم ... هل يمكن حقاً رؤية فقاقيع الحمم البركانية وهي تغلي
    Küçük baloncuklar görüyorsunuz, galaktik düzlemdeki küçük yuvarlak cisimler, bunlar süpernova kalıntıları. TED يمكننا أن نرى فقاقيع صابون صغيرة، صورة دائرية صغيرة حول المستوى المجري، تمثل المستعرات النجمية.
    Birkaç sene önce uydurduğum bir terim bu Ne kadar sıkış tıkış yaşadığımızı düşünüyordum ve aynı zamanda bazı küçük objelerin, önce Walkman sonra iPod gibi, nasıl bu sıkış tıkışta etrafımızda alan baloncukları yaratarak, metafizik bir alana sahip olmamızı sağladığını, ki bu alan kendi fiziksel alanımızdan çok daha büyük. TED هذا المصطلح الذي اخترعته قبل بضع سنوات بينما كنت أفكر كيف كنا مجتمعين في نفس الوقت هذه الأشياء الصغيرة مثل "واكمان" في البدايه ثم "الآي-بود" -مشغل الموسيقى- شكلت فقاقيع حولنا جعلتنا نحصل على فراغات تخيليه أكبر بكثير من الفراغ الحقيقي الذي نشغله

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus