Gecenin yarısını hemşireleri, polisi aramamaları için ikna etmekle geçirdim. | Open Subtitles | أبلغني فقط قضيت نصف ليلة أبعد الممرضات عن الاتصال بالشرطة |
Onunla sadece birkaç dakika geçirdim ama edindiğim ilk izlenim yaşına göre çok olgun bir genç olduğu. | Open Subtitles | حسنا أنا فقط قضيت لحظات قليلة معها لكن حاستى تقول لى أنها أكبر من سنها |
Son iki günümü eşek gibi çalışıp, oraya buraya el ilanları asıp insanlara Zenci Öğrenciler Birliği'ni tanıtmakla geçirdim. | Open Subtitles | فقط قضيت اخر يومين اقرف نفسي أوزع المنشورات واخبر الناس بخصوص أتحاد الطلبه السود |
Üniversitede birkaç çılgın gece geçirdim sadece, bu yüzden... | Open Subtitles | أنا فقط قضيت بعض الليالي الجامحة في الجامعة |
Bütün geceyi Larry'i arayarak geçirdim. | Open Subtitles | فقط قضيت الليل كله ابحث عن لاري |
- 2001'de 4 gün geçirdim az önce. | Open Subtitles | أنا فقط قضيت أربعة أيام في عام 2001 |
"Sadece Black Dahlia ile akşamı geçirdim, ve ordan ayrıldığımda yüzünde eski bir gülümseme vardı" | Open Subtitles | فقط قضيت الأمسية مع داليا السوداء" "وعندما غادرت، قدمت لي إبتسامة عريضةٌ قديمة على وجهها |
Adamla bir saatini geçirdim | Open Subtitles | أنا فقط قضيت ساعة مع الرجل. |
Tüm gecemi Danny ve Bridget'ın yakınmalarını ve, baygınlık geçirmelerini izleyerek geçirdim. | Open Subtitles | انا فقط قضيت ليلتي اراقب (داني) و (بريجت) يغازلان بعضهما البعض |
Sadece New York Sanat Akademisi Kütüphanesi'nde çok zaman geçirdim. | Open Subtitles | فقط قضيت كثير من الوقت، بمكتبه أكاديمية (نيويورك) للفن. |
Sadece ilginç bir gün geçirdim de. | Open Subtitles | فقط قضيت يوم شيق حقا |