Dün gece sadece 2 saat uyuduğunu duydum. | Open Subtitles | سمعت انك حظيت بساعتين للنوم فقط ليلة امس |
Bir gece sadece. | Open Subtitles | إنّها فقط ليلة واحدة. |
- Bir gece sadece. | Open Subtitles | ـ فقط ليلة واحدة |
Sonunda, sır olarak kalması kaydıyla bir geceliğine kabul etti. | Open Subtitles | و أخيراً، وافقت بشرط أن يبقى أمرها سراً و فقط ليلة واحدة |
Haydi. Birşeyciği yoktur. Hem sadece bir geceliğine. | Open Subtitles | بربك ، إنه بخير وهي فقط ليلة واحدة. |
O yaşadığımız gece herhangi bir şey değildi değil mi? | Open Subtitles | لم تكن تلك فقط ليلة أخرى لكلانا، صحيح؟ |
O yaşadığımız gece herhangi bir şey değildi, değil mi? | Open Subtitles | لم تكن تلك فقط ليلة أخرى لكلانا، صحيح؟ |
Bir geceliğine olsun niye kendini eğlenceye kaptıramıyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تحب أن تتمتع فقط ليلة واحدة |
Hem zaten sadece bir geceliğine. | Open Subtitles | وهي فقط ليلة واحدة. |