"فكروا بهذا" - Traduction Arabe en Turc

    • Bir düşünün
        
    • şunu düşünün
        
    • Bunu düşünün
        
    Bir düşünün: Dört-harflik genetik kod var: A, C, G ve T. TED فكروا بهذا: لدينا أربعة أحرف للشفرة الجينية: A, C, G و T.
    Bir düşünün. Evet. Cevap şu: Bir kız arkadaşım vardı. TED فكروا بهذا . اجل الجواب هو كان لدي صديقة .
    Şimdi, halkın dilindeki gözlemelerinizi çiğnerken bunu Bir düşünün. Open Subtitles فكروا بهذا إذا أردتم أن تؤسسوا محل فطائر هنا
    Sanırım öyle. şunu düşünün Orman kıyımı demek, Brezilya’da son 10 yıldaki sera gazı emisyonun %60’i demek. TED هل سنتمكن من حلها؟ اعتقد نعم, فكروا بهذا: عملية ازالة الغابات تعني 60 بالمئة من انبعاث غازات الاحتباس الحراري. في البرازيل في العقد الماضي.
    İkincisi, şunu düşünün. TED ثانياً، فكروا بهذا.
    Yarın, ödeşme zamanı. Şimdi, bir saniyeliğine Bunu düşünün. Open Subtitles غداً, هو الانتقام الأن, فكروا بهذا لثانية
    Bir düşünün, çocuklar. Open Subtitles فكروا بهذا من البداية إلى النهاية يا شباب
    Bir düşünün. Olağanüstü derecede güçlü. TED فكروا .. بهذا .. انه عهد قوي حقاً
    Bir düşünün. Bütün sabah ofiste olacağım. Open Subtitles فكروا بهذا الأمر سأتواجد بالمكتب غداً
    Ama bunun hakkında Bir düşünün. TED ولكن حقيقة فكروا بهذا.
    Bir düşünün. Open Subtitles أعني، فكروا بهذا
    (Kahkakalar) Şunu Bir düşünün. Demek ki, kendi biyolojimiz içinde ahlakın "yin"i (karanlığı) ve "yang"i (aydınlığı) var. TED (ضحك) الآن فكروا بهذا جيداً .. إن هذا يعني أننا بيولوجياً، نملك في داخلنا ما يعادل " الين "و" اليانج " للأخلاق (تعبير صينى قديم ).
    Bunu Bir düşünün. TED فكروا بهذا.
    Ve sonra bunu bir düşünün: Neden san Francisco da bir cep telefonu sinyali alamıyorum? (Kahkahalar) Bu nasıl mümkün olabilir? (Kahkaha) Bu hiç mantıklı değil. (Alkış) Suçluların ve teröristlerin neler yapabileceklerini sürekli hafife alıyoruz. TED وأيضا فكروا بهذا: لماذا لا يمكنني الحصور على تغطية لهاتفي المحمول في سان فرانسيسكو؟ (ضحك) كيف يمكن أن يحدث هذا؟ (ضحك) هذا ليس منطقيا أبداً. (تصفيق) نحن باستمرار نقلل مما يمكن أن يصنعه المجرمون والإرهابيون.
    Bütünüyle birbirine bağlı olarak düşünebileceğimiz bir sisteme gidiyoruz, ve bu sistemde global kararlar alabiliriz, iklim hakkında kararlar, finans sistemleri hakkında, kaynaklar hakkında. Ve şunu düşünün -- bir ev almak gibi önemli bir karar alacaksak, hemen almıyoruz. Kastettiğim, sizi bilmem ama, ben o kadar parayı yatırmadan önce birçok ev görmek isterim. TED نحن نتجه إلى ما أعتقد أنه نظام متكامل الترابط ، ولدينا قرارات عالمية يجب اتخاذها لتنفيذ هذا النظام .. مثل قرارات بشأن المناخ ، بشأن النظام المالي العالمي ، و بشأن الموارد. فكروا بهذا الشيء .. إذا كنا نود اتخاذ قرار بشأن شراء منزل .. فلا يمكن أن نمضي في الأمر كيفما اتفق ، أعني أننى لا أمتلك المعلومة الكافية ، يتوجب على أن أقارن بين عدد كبير من المنازل قبل أن أدفع مبلغاً كبيراً لشراء أحدها.
    Ama şunu düşünün. Open Subtitles ؟ ؟ فكروا بهذا
    Ben James Earl Jones'u, Twitter'a yerini bildirmenin tehlikeleri konusunda uyarırken, siz de Bunu düşünün. Open Subtitles فكروا بهذا بينما أُحذر (جيمس إيرل جونز) من خطر نشر مكان تواجده على "تويتر"
    Bunu düşünün. Open Subtitles فكروا بهذا
    Bunu düşünün. Open Subtitles فكروا بهذا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus