Eninde sonunda oraya bir ev inşa edeceğimizi düşünüyorum. Küçük bir arka bahçe. | Open Subtitles | أتوقع أننا سنتمكن من بناء منزل في نهاية المطاف عليه، وسيكون ذا فناء خلفي صغير |
Ve bu şekilde dikey bir arka bahçe oluşturuyorlar Sıcak bir yaz günü dikey çapınızda 10 metre içindeki bütün komşularınız ile gerçekten tanışabilirsiniz. | TED | التي تشكل نوعاً من فناء خلفي عمودي الشكل حيث أنه في يوم صيفي لطيف، ستتمكن من المباشرة على كل الجيران ضمن دائرة نصف قطرها العمودي عشرة أمتار |
Bu arka bahçe onların bile değil. | Open Subtitles | هي لم تمتلك الحقّ فناء خلفي حتى. |
Her evin çocuklar, köpekler veya atlar için bir arka bahçesi var. | Open Subtitles | كل منزل لديه فناء خلفي للأطفال, للكلاب وللخيول |
Yeni duvar kağıtları, arka bahçesi ve çocuklu aileleri olan bir yer istiyorum. | Open Subtitles | جدران جديده . فناء خلفي وحي لديهم أطفال |
Büyük arka bahçesi olan bir yere. | Open Subtitles | فيها فناء خلفي كبير |
Çok büyük bir bahçesi var. Oraya bir de havuz yapacağız. | Open Subtitles | ـ وفيها فناء خلفي كبير و أفكرُ بوضع مسبحٍ فيه |
Bir arka bahçe var. | Open Subtitles | يوجد فناء خلفي. |
- Bak, arka bahçesi varmış. - Bo! Bo! | Open Subtitles | هنالك فناء خلفي - (بو) - |
Küçük kızının oynayabileceği büyük bir bahçesi var. | Open Subtitles | لديه فناء خلفي واسع، حيث تلعب ابنتها الصغيرة |
Hâlâ bekâr ve bir bahçesi bile yok. | Open Subtitles | ما زال عازباً، وليس لديه فناء خلفي |