Aranan bir kanun kaçağı, görüldüğü yerde vurulur. | Open Subtitles | مجرم هارب، أطلق عليه فور رؤيته |
Akademi, görüldüğü yerde vurun emri çıkardı senin için. | Open Subtitles | لقد علّقت الأكادمية لافتة "يُقتل فور رؤيته" لأجلك |
Aksi halde 24 saat sonra SCPD'ye görüldüğü yerde vurulması emrini vereceğim. | Open Subtitles | أمهله 24 ساعة قبلما آمر شرطة (ستار) بإردائه فور رؤيته. |
Kiminle karşılaşırsak karşılaşalım gördüğümüz yerde öldürecektik. | Open Subtitles | أيّ غريب نقابله مهما يكون نقتله فور رؤيته. |
Emir, soru sormak değil, gördüğümüz yerde öldürmekti. | Open Subtitles | كانت الأوامر ألّا نطرح أسئلة بل الإطلاق فور رؤيته |
- gördüğümüz yerde vuruyoruz. - Fakat Başbakan dedi ki- | Open Subtitles | سنقتله فور رؤيته - لكن المستشار قال - |