"فوغلسونغ" - Traduction Arabe en Turc

    • Vogelsong
        
    Bayan Vogelsong'un doktoru beni aradı. Telefona cevap vermediğini söyledi ve onu kontrol etmemi istedi. Open Subtitles عندما تلقيتُ إتّصالاً قائلاً أنّ طبيب الآنسة (فوغلسونغ) لمْ يتلقَّ رداً عندما اتّصل بها وطلب منّي التحقق من الأمر.
    Sacramento'nun trajik mirasçısı Elise Vogelsong'dan geriye kalanlar. Open Subtitles البقايا الأخيرة لـ(إليز فوغلسونغ)، وريثة (ساكرامنتو) المأساويّة.
    Bu bir cinayet. Bayan Vogelsong'un cinayet gizemlerine olan düşkünlüğü ve takdiri düşünüldüğünde ironik olan bir cinayet. Open Subtitles كانت هذه جريمة قتلٍ، الأمر الذي يُثير السخريّة، لأنّ الآنسة (فوغلسونغ) تُقدّر وتُحبّ غموض الجرائم.
    Annem Elise Vogelsong haberlerini kesip saklardı. Open Subtitles أتعلم، لقد احتفظت أمّي بقصاصات صحفيّة لـ(إليز فوغلسونغ).
    Aralarında olanlar ne kadar kötü olursa olsun Elise Vogelsong'un yaşadıkları hep daha kötüydü. Open Subtitles بغضّ النظر عن مدى سوء الأمور بينهما، فقد كانت الأمور أسوأ لـ(إليز فوغلسونغ).
    Neredeyse iki yıldır Elise Vogelsong'un özel doktoruyum. Open Subtitles خمس خطوات سهلة. كنتُ طبيب (إليز فوغلسونغ) الشخصي لعامين تقريباً.
    Şu anda Elise Vogelsong hakkında söylediklerinizdeki birincil duygu rahatlama duygusu. Open Subtitles حسناً، عاطفتك الأوّليّة كما تتحدّث الآن عن (إليز فوغلسونغ) تُشير إلى الإرتياح.
    Ben Vogelsong Asker Evi'ni işleten adamla konuşmaya gideceğim. Open Subtitles سأذهب للتحدّث إلى الرجل الذي يُدير منزل (فوغلسونغ) للجنود.
    Vogelsong serveti büyük yetki ve suçluluk doğurur. Elise böyle derdi. Open Subtitles نسل ثروة عائلة (فوغلسونغ) مُستحقّ تماماً وآثمٌ تماماً، اعتادت (إليز) إخباري ذلك.
    Elise'in başında olduğu Vogelsong Vakfı'ndan. Open Subtitles مؤسسة (فوغلسونغ)، التي كانت (إليز) مسؤولة عنها.
    Ernst Vogelsong'un yaklaşık 30 akrabası var ve her biri vasiyetin bir bölümüne itiraz ediyor ya da diğerlerinin ekonomik tutumuna itiraz ediyor gibi. Open Subtitles هناك حوالي 30 حفيداً من (إرنست فوغلسونغ)، ويبدو أنّ كلّ واحدٍ منهم يُنازع جزءاً من الوصيّة أو يتّهم الآخرين ببعض السلوك الإجتماعي غير اللائق.
    Elise Vogelsong ve yeğeni arasında neler yaşandığını buldun mu? Open Subtitles أوَجدت ما كان يجري بين (إليز فوغلسونغ) وابن أخوها؟
    Jane, Vogelsong'un evinden küçük bir hatıralık eşya çalındığını düşünüyor. Open Subtitles (جاين) يعتقد أنّ تذكاراً صغيراً من نوعٍ ما قد سُرق من منزل عائلة (فوغلسونغ).
    Tabii sadece Vogelsong Madalyası olduğunda paha biçilemez olması dışında. Open Subtitles إلاّ أنها لا تكون مُقدّرة بثمن عندما تكون ميداليّة عائلة (فوغلسونغ). -ماذا يعني ذلك؟
    Elise Vogelsong'un vasiyetini iptal ettirmek için Curtis Wiley ile anlaşma yapmadınız mı yani? Open Subtitles إذن أنت لمْ تكن تتآمر مع (كورتيس وايلي) لإبطال وصيّة (إليز فوغلسونغ
    Ortaklıklar ve emlak işleri oldukça karışık işler ama memur Elise Vogelsong'un kazanacağından oldukça emindi. Open Subtitles لكن كان الحاجب مُتأكّداً جداً أنّ (إليز فوغلسونغ) كانت ستفوز.
    Sizi Elise Vogelsong'u öldürmekten tutukluyorum. Open Subtitles -إنّي أعتقلك بتهمة قتل (إليز فوغلسونغ ).
    Kendinize Dr. Lance Reinhardt gibi bir müttefik buldunuz ve birlikte Else Vogelsong'a ilaç vermeye başladınız. Open Subtitles وجدت حليفاً في هيئة الد. (لانس راينهارت)، وبدءآ بتخدير (إليز فوغلسونغ) معاً
    Tıpkı Elise Vogelsong'un hayatında yaşadığı trajedilerin bir yenisi gibi. Open Subtitles واحدة أخرى من المآسي التي عانت منها (إليز فوغلسونغ) في حياتها،
    Bir Vogelsong olarak savunucusu olduğu her şeyi temsil eden bir şey. Open Subtitles شيء يُمثّل كل ما دافعت عنه كفرد من عائلة (فوغلسونغ).

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus