O raporları cumaya kadar Masamda görmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد تلك التقارير فوق مكتبي بحلول الجمعة |
Bakamadım, yayıncım Masamda onları görene kadar bakma fırsatım olmamıştı. | Open Subtitles | لم أكن، فأنا لم ألقى حتى نظرة عليها حتى جاء الناشر ورأها فوق مكتبي |
Doğru, doğru. Evet, hatırlıyorum. Masamda. | Open Subtitles | لا بأس، لقد تذكرت إنه فوق مكتبي |
Tamam, öyledir ama masamın üzerinde istemiyorum. | Open Subtitles | حسناً لا بأس انا لا اريدها فوق مكتبي |
Ama yinede senin otoportren... masamın üzerinde asılı. | Open Subtitles | لكن أعني لدي صورة لك فوق مكتبي |
Masamda bu yükseklikte bir yığın var. | Open Subtitles | هناك كومة بحوالي هذا الإرتفاع فوق مكتبي |
Doğru, doğru. Evet, hatırlıyorum. Masamda. | Open Subtitles | لا بأس، لقد تذكرت إنه فوق مكتبي |
Masamda Yuri dosyasına ilişkin bir şeyler olacaktı ve onun ahbaplarıyla ilgili, değil mi? | Open Subtitles | سيكون لي فوق مكتبي هذا الصباح (شيئ بخصوص (يوري هو ورفقائه في المقهى، صحيح؟ |
Çünkü , Şu an ofisimdeki Masamda Harvey tarafından gönderilmiş bir kutu nadir bulunan trüf mantarı var. | Open Subtitles | لأن لدي علبة من الكمأ فوق مكتبي... هدية من (هارفي) |
Brady, masamın üzerinde dosyaların arasında bıraktığım misketleri alıp okula götürmüş seni ufak şeytan seni. | Open Subtitles | برادي) قد حصل على كيس الكرات الرخامية) التي قد تركتها فوق مكتبي مع بعض أوراق البحوث و أخدها معه إلى الكلية |