Sokaklarda yargıçlar yokken, tüm isyankarlar Mega Kent'i talan ediyor. | Open Subtitles | بدون القضاة فى الشارع تندلع الاضطرابات فى كل انحاء المدينة |
Dover'a güvensinler diye o silahları Sokaklarda sattırdınız, değil mi? | Open Subtitles | أنتم لم تنشروا المسدسات فى الشارع لأبراز المصداقية أليس كذلك؟ |
"Yeis içinde, ümitsiz Zombi gibi Sokaklarda yürüdüm." Meğerse o... kadınla... | Open Subtitles | والسير فى الشارع كالشبح... , وطول الوقت كنت مع هذه... ال |
Hiç çıplak bir kadının, seni kolundan sokağa sürükleyip bir güzel dövdüğü oldu mu ufaklık? | Open Subtitles | يا بنى ، هل سبق اعتقالك و جرك فى الشارع و سحقت من قبل امرأة عارية ؟ |
Polisi getirtip, bizi sokağa attıracağını söyledi. | Open Subtitles | كانت فضيحة فقد قال أنة سيحضر الشرطة لترمينا فى الشارع |
Nerdeyse beni bugün sokağın ortasında bırakman kadar komik. | Open Subtitles | يا إلهى , هذا مسلى بالضبط كتركك لى فى الشارع اليوم |
Sizin neyiniz var. Ahlaklı kadınların gündüz vakti Sokaklarda gezemediği günleri unuttunuz mu? | Open Subtitles | ألا تتذكروا عندما لم تستطيع أى امرأة محترمة أن تسير فى الشارع فى وضح النهار ؟ |
Buraya katillerini yollar! Sokaklarda savaş çıkar. | Open Subtitles | سيُرسل مجموعة ضاربة هنا ستكون هناك حرب فى الشارع |
Siz de, bu bölüm de Sokaklarda dolaşan tutarsız bir memur istemezsiniz. | Open Subtitles | القسم لا يريد شرطين غير ملتزمين فى الشارع أكثر مما تُريد |
Ben, bunun ne kadar zor olduğunun farkındayım, güzel bir kadınsın, seni beğendiğim için Sokaklarda nasıl uyurdun. ve banyonu nerede yapardın... | Open Subtitles | أنا مدرك كم هو من الصعب لإمرأة جميلة مثلك أن تنام فى الشارع أين ستأخذين حمامك |
Uzun zamandır koklamadığım bu kokuyu içime çekerek Sokaklarda dolaştım. Sonra birden Prytania Sokağında... | Open Subtitles | ومشيت طويلا فى الشارع الى حيث تسوقنى قدمى حتى وصلت الى شارع بريتانيا |
Uzun zamandır koklamadığım bu kokuyu içime çekerek Sokaklarda dolaştım. | Open Subtitles | ومشيت طويلا فى الشارع الى حيث تسوقنى قدمى |
Belki onların Sokaklarda veya çocuğunun babasını tanıyamadan büyüyeceğini düşünmüştü. | Open Subtitles | تومى كان له زوجة و طفلة رضيعة ربما يفكر أنهما يعيشلن فى الشارع أو أن أبنته تكبر دون أن تعرف أبيها |
Phoebe Sokaklarda büyüdü. Ayrıca çok fena öfkeleniyor. | Open Subtitles | فيبى عاشت فى الشارع بالإضافة انها تتمتع بطبع الجنون |
Otelimi tamamen boşaltıyorlar. Yeni koruyucu meleğimize yer açmak için... müşterilerimi sokağa atıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يخلون فندقى بالكامل رموا نزلائى فى الشارع |
sokağa çıkınca "Nereye gideceğim?" der gibi durakladı. Çünkü Rus'tu. | Open Subtitles | وعندما خرجنا وقف فى الشارع حائراً يتساءل إلى أين سيذهب وهو روسى |
Herkese rezil oldum! Bizi sokağa atması için polis çağıracağını söyledi. | Open Subtitles | كانت فضيحة فقد قال أنة سيحضر الشرطة لترمينا فى الشارع |
O sokağın ortasında yaptığı şeyler. | Open Subtitles | هذه الأشياء التى يفعلها فى الشارع |
Bazılarına göre Yolda kendi kendine mırıldanmak deliliktir. | Open Subtitles | جنون؟ بعض الناس يعتقدون بأن من يمشى فى الشارع و يتحدث لنفسه بأنه جنون |
Arka caddede bir emekliler evi var. Ben gidip bakacağım. | Open Subtitles | سأفحص منزل المتقاعدين فى الشارع الخلفى لأتأكد من شئ أخر |
Bastonumla sokaktaki kaldırımlara vurduğum şu gün tünelin, binanın önünden mi yoksa arkasından mı geçtiğini anlamaya çalışıyordum. | Open Subtitles | عندما ضربت بعصاى على الرصيف فى الشارع ذلك اليوم ,فقد كنت اتحقق ان كان النفق يمتد من امام او من خلف المبنى. |
sokak ortasında akşınlar seni izliyor, serseriler evine giriyor. | Open Subtitles | كان هذا الأمهق يطاردك فى الشارع الشرطه تقتحم شقتك ألا ترين ؟ |
Bazı beyaz çocuklar bugün sokakta gelip kuzenimin başörtüsünü çekmişler. | Open Subtitles | بعض الاولاد البيض جذبوا حجاب بنات عمى اليوم فى الشارع |