"فى الغرفة" - Traduction Arabe en Turc

    • odada
        
    • odadaki
        
    • Oda
        
    • odasında
        
    • numarada
        
    Siz de 796 numaralı odada kalan bey değil misiniz? Open Subtitles لذا , أنت السيد فى الغرفة 796 أليس كذلك ؟
    R-E-D Tamam, anne sadece yan odada iyi tatlım olacak? Open Subtitles حسناً عزيزى ، ماما ستكون فى الغرفة المجاورة حسناً ؟
    Carsen ve Mikey, 9 numaralı odada tuttuğum bir kadını dövüyorlardı. Open Subtitles كارسين و مايكي كانا يتعانفان تلك العاهرة الصغيرة التى فى الغرفة
    Bu odadaki herkese bir şeyler kalıyordu. En fazla birkaç yüz sterlin. Open Subtitles تقريبا كل واحد فى الغرفة وكل واحد ياخذ300 جنيه
    Watson bu odada sanki yanlızmış gibi davranıp beni görmemeni istememde bir sakınca var mı? Open Subtitles هل لديك اعتراض يا واطسون ان تسحب الستائر عرضا كما لو كنت وحدك فى الغرفة ؟
    O odada Burroughs'un yanındakinin sen olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles لم اعرف انه انت التى كنت فى الغرفة مع باروز
    Kelly'ye de ki, ancak arka odada oynayabilir. Open Subtitles أخبر كيلى أن يدعها تقامر فى الغرفة الجانبية
    Afedersiniz, şu anda meşgul. Karanlık odada çalışıyor. Open Subtitles اسفه، انه مشغول انه يعمل فى الغرفة المظلمة
    Yo hayır, siz odada duruyorsunuz ve onu dışarı çıkartmıyorsunuz Open Subtitles لا، لا , تنتظروا فى الغرفة و تأكّدوا أنه لن يغادرها
    O zaman, odada ölmeden hemen önceki Peder Merrin'i hatırlamaya çalış. Open Subtitles ذلك الوقت فى الغرفة حاولى ان تتذكرى الاب مارين قبل ان يموت
    Telaşa vermek istemem ama belki sohbete yan odada devam etsek daha iyi olur. Open Subtitles لما لا نستأنف هذا الحوار فى الغرفة الأخرى؟
    Bana göre, evin tavan arasındaki bir odada öldürüldü. Open Subtitles .. أعتقدأنهقُتل. فى الغرفة العلوية الموجودة في هذا المنزل
    Yakında öğreneceğiz. Diğer odada bir şişe ilaç sakladım. Gidip getireyim. Open Subtitles لقد إحتفظت بزجاجة من الدواء فى الغرفة الأخرى سوف أذهب و أحضرها
    Şüphelinin odasında bir şey bulamadım, ama kesinlikle koridorun sonundaki odada bir şey buldum. Open Subtitles ل مأجد أى شىءٍ فى غرفته لكنّى متأكداً من أنّنى وجدتُ شيئاً فى الغرفة التى بأسفل القاعة
    Size de benim gibi kalkıp odada bir tur atmanızı tavsiye ederim. Çok ferahlatıyor! Open Subtitles دعينى أقنعك بأن تفعلى مثلى وأن تتجولى معى فى الغرفة أنه أمر منعش بعدالجلوس
    - Evet, burada yatıyorum. Babam öteki odada. Gelmemeliydin. Open Subtitles نعم,أنا أنام على هذا يجب أن تذهب أبى فى الغرفة المجاورة لا يمكن أن تكون هنا
    Sabah 5:05'de yan odadaki yangında Sook ölüyor. Open Subtitles فى 5.05 تندلع النار فى الغرفة التابعة . سوك يموت
    Yan odadaki kuluçka makinesinde virüse rastladık. Open Subtitles لن أخبرك بأى شىء وجدنا جهاز حضانة الفيروس فى الغرفة المجاورة
    odadaki diğer insanlara epey yardımı dokunur. Open Subtitles ذلك سيكون مساعد جدا للأشخاص الأخرين فى الغرفة
    Hatta, üniversitede ben ve Oda arkadaşım birlikte bir keresinde Asyalı bir çocuğu... Open Subtitles فى الكلية, أنا و زملائى فى الغرفة فى مرة صورت هذا الرجل الشرقى
    Günışığı odasında sana yer ayırttım. Open Subtitles لقد حجزت منضدة بإسمك فى الغرفة المطلة على الأرض.
    - 463 numarada. - Evet, doğru. Teşekkürler. Open Subtitles انها فى الغرفة 463 نعم هذا صحيح , شكراً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus