"فى المكتب" - Traduction Arabe en Turc

    • ofiste
        
    • Büroda
        
    • Ofisteki
        
    • ofisinde
        
    • ofise
        
    • ofisten
        
    • bürodan
        
    • Ofisimde
        
    • Bürodaki
        
    • odasında
        
    • Bürodasın
        
    • ofisime postalanmasını
        
    Bundan böyle bu ofiste olacaksın, değil mi? Open Subtitles من الآن فصاعداً ، إن مكانك فى المكتب ، أليس كذلك ؟
    Taşımıyorum. Silah sevmem. ofiste var birkaç tane. Open Subtitles لاشئ, اننى لا احب المسدسات هناك بعض منها فى المكتب
    - O saatte ofiste ne arıyordun? Open Subtitles لماذا كنت موجودا فى المكتب فى هذا الوقت المتأخر؟
    Büroda bana göstermek istediği bir şey varmış, acil olduğunu söyledi. Open Subtitles لقد قال لى أنه يُريد أن يُرينى شىء مستعجل جداً فى المكتب
    Ofisteki herkese beni ofistekilerin en akıllısı diye anlatmış ve hayat dolu biri demiş! Open Subtitles انه يخبر الجميع بالمكتب اننى المضيئة ، اكثر وا حدة مليئة بالحيوية فى المكتب كله
    Bayan Cheevus , şef burada ofisinde değil miydi ? Open Subtitles آنسة شيفووس, ألم يكن المدير فى المكتب هنا؟
    ofiste bana asıldığını gördüm. Open Subtitles انا اشاهدك و انت تقوم بأستعراض نفسك فى المكتب
    19 saat ofiste çalışacağıma Sarah'la vakit geçirmeliydim. Open Subtitles بدلا من اننى فى المكتب تسع ساعات يوميا على ايه حال
    Ve ofiste neden olduğu bütün isyan silmek. Open Subtitles و تزيل موضوع الشجار الذى تسببت به فى المكتب
    Bir keresinde ofiste Taton Weathers'ın kız kardeşiyle yattıktan sonra parmaklarımı koklamana izin vermiştim değil mi? Open Subtitles جعلتك تعرف بما فعلته فى المكتب, أليس كذلك ؟
    Beni ofiste rahatsız etme demiştim. Open Subtitles اهلا حبيبى ألم اخبرك بالا تتصل بى فى المكتب حبيبى
    Biliyorum, ofiste özel eşyalardan hoşlanmıyorsun. Open Subtitles أعرف بأنّكِ لا تُحبّى المُتعلّقات الشخصيّة فى المكتب
    Tom bu kadar geç saatte ofiste ne yapıyorsun? Open Subtitles توم ، ماذا تفعل فى المكتب فى هذا الوقت المتأخر ؟
    Evinde bir eş, Büroda ise sekreter. Open Subtitles سعادتك.. زوجة فى البيت وسكرتيرة فى المكتب
    Biliyor musun, eskiden çalıştığım bir dosya vardı, Büroda asla bir çözümünü bulamadılar ama çok benzer koşullara sahipti. Open Subtitles كما تعلمى , كانت توجد هذه القضية التى أتولاها فى المكتب التى لم تُحِل أبداً .. ولكن يوجد هذا التشابه البسيط مع الظروف الحالية
    Her şeyi yapmak için en etkili yöntemi bilirsin, tıpkı Ofisteki gibi. Open Subtitles تعرف الطريقة الأفضل لكل شىء مثلما فى المكتب
    Tommy, Bay Reeves seni ofisinde bekliyor. Open Subtitles .تومى مستر ريفيز يريد رؤيتك .فى المكتب الخاص به
    Oğlunuz ofise uğradı. En kısa sürede onu aramanızı istiyor. Open Subtitles ان ابنك فى المكتب, ويريدك ان تتصلى به حين تعودين
    Son ana kadar bütün zamanımı planlamalıydım ofisten çıkarken defterimi masaya bıraktım, sanki unutmuşum gibi. Open Subtitles لقد أردت أن تكون تحركاتى كلها محسوبة حتى آخر لحظة لذا فقد تركت كتاب الضريبة الخاص بى فى المكتب كما لو كنت قد نسيته
    Yani, bürodan izin istesem... - Sonsuza dek sürer. Open Subtitles اعنى , اذا وضعت طلب فى المكتب لرؤيتها سيأخذ وقت طويل
    Ofisimde değilim. Tsukamoto penthouse dayım. Open Subtitles لست موجود فى المكتب انا عند سطح منزل سكوموتو
    Mesaj ortamının teklifsizliğine kapılıp... Bürodaki hergeleyle flört ettim. Open Subtitles لقد تم إغوائى عبر رسالة وتمت مغازلتى من قبل أحد الأوغاد فى المكتب
    Belki ara sıra rehberlik odasında muhabbet etsek iyi olur. Open Subtitles ربما يجب علينا أن نتحدث عندى فى المكتب قليلاً
    - Bürodasın. Open Subtitles ـ أنت فى المكتب يا عزيزى
    Yeni bir set daha sipariş ettim ve ofisime postalanmasını istedim. Open Subtitles لقد طلبت مجموعة أخرى ووصلتنى فى المكتب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus