Ne diyeceğim ki? "Merhaba. Ben terk ettiğin kızın Phoebe'yim." | Open Subtitles | ماذا سأقول له اهلا انا فيبى ابنتك التى تخليت عنها |
Bunu Phoebe'den beklerdim. Ama Ryan, bir de asker olacaksın. | Open Subtitles | يمكننى توقع هذا من فيبى لكن ريان انت رجل عسكرى |
Isaac'in kız kardeşi Jasmine, Phoebe'yle aynı masaj yerinde çalışıyor. | Open Subtitles | جاسمين أخت ايزاك التى تعمل مع فيبى فى بيت المساج |
Arabanız bozulduğu için üzgünüm, Pheebs ama burada gerçek arkadaşlarımla meşgulüm. | Open Subtitles | أنا اسف و لكن سيارتى معطلة فيبى و لكن الان أنا مشغول مع بعض الاصدقاء الحقيقيون |
Evet Pheebs, ama sonu ne olacak? | Open Subtitles | فيبى ماذا عن النهايه؟ |
Pheobe dışarıda pizza parası topluyor. | Open Subtitles | فيبى بالخارج تحاولُ جَمْع المال للبيتزا. |
Bobbi ve Phoebe bana kına gecesi yapıyor. Çok eğlenceli olacak. | Open Subtitles | بوبى و فيبى سيقيمون لى حفل ما قبل الزواج , سيكون ذلك ممتعا |
Phoebe Rachel'ın arkadaşı, işte zincir! Yaptım! | Open Subtitles | فيبى صديقت راتشيل و هذا هو الاثر لقد فعلتها |
Jasmine? Phoebe'nin doğum günü partisinde tanışmıştık. Ben Ross Geller. | Open Subtitles | جاسمين لقد تقابلنا فى حفلة عيد ميلاد فيبى أنا روس جيلر |
Ama ev arkadaşımla da konuşman lazım. Ona söyledim, ve o da Phoebe'yi tanıyor. | Open Subtitles | و لكن يجب ان تتكلم مع شريكى فى الغرفة لانى أخبرته و هو يعرف فيبى أيضا |
Ben Phoebe. | Open Subtitles | أنا فيبى شخص ما يجب ان ياخذ مكانى الساعة 9 مع مستر ريهاك |
Eee Phoebe senin cingıl yazdığını söyledi. | Open Subtitles | . لذا فيبى تقول بأنك تكتبين اغانى الأعلانات |
Dul ödemiyordu, Phoebe de ona ödeyene kadar bağırdı. | Open Subtitles | الارملة لم تريد ان تدفع لنا فصرخت فيها فيبى حتى دفعت |
Odadan her çıkışımda Phoebe ve Rachel'ı öpmek zorunda kaldığıma inanamıyorum. | Open Subtitles | أتعرفين ما لا أصدقه أيضا؟ على تقبيل فيبى ورايتشل كل مرة أغادر فيها الغرفة |
Misafir odasını hazırlamama yardım eder misin, Phoebe? | Open Subtitles | فيبى, أيمكنكِ مساعدتى على تجهيزغرقة الضيوف |
Phoebe sokaklarda büyüdü. Ayrıca çok fena öfkeleniyor. | Open Subtitles | فيبى عاشت فى الشارع بالإضافة انها تتمتع بطبع الجنون |
Phoebe ve ailesi bu hafta sonu Minneapolis'teler çünkü. | Open Subtitles | لأن فيبى وعائلتها يقضون عطلة الأسبوع فى مينيبوليس |
Şimdi şimdi, Phoebe, hatırla Onlar sadece gerçekleştiriyorlar, yılbaşı... | Open Subtitles | "فيبى" ، تذكرى هم فقط ينجزون عيد الميلاد |
Hey, Pheebs. Sanırım artık gidebilirsin. | Open Subtitles | فيبى اعتقد انه يمكنك الذهاب |
- Hey, Pheebs. İstiyorsan ben yaparım. - Tamam. | Open Subtitles | فيبى اذا اردت سافعلها انا |
Pheebs, Tavanın sıvaları döküldü. | Open Subtitles | ،"فيبى" بلاط السقف كان يتساقط. |
Pheobe de burada kalacağına göre, hep birlikte parti yapmaya karar verdik. | Open Subtitles | بما أن (فيبى) ستبقى معنا ظننت أنه يمكننا أن نقيم حفلة كسل |