Annemle babam ilk kez randevuya çıktıklarında Vienna Korosu'nun performansını izlemeye gitmişlerdi. | Open Subtitles | والدي حين ذهبا الى الموعد أول مرة ذهبوا لرؤية أداء كورال فيينا بويز |
1000 dolarlık suşi yok ama Vienna sosisi ve sosu var. | Open Subtitles | لا يوجد سوشي، ولكن يوجد صلصة فيينا وغموس |
Einstein'ın herşeyden vageçip... her gece arkadaşlarıyla Vienna gecelerinde sarhoş olduğunu düşünsene. | Open Subtitles | هل يمكنك أن تتخيل لو أن آينشتين ... يتخلى عن كل هذا فقط ليثمل مع أصدقاءه كل ليلة فى فيينا |
Terapistim de benim gibi onları reddediyor, Viyanalı. | Open Subtitles | انه امر صحي , انه يكرهها بقدر ما اكرهها وهو من فيينا |
Cep telefonumda 32 mesaj var! Veena kafayı üşütmüş. "Gökyüzünde gezegenler var!" yazmış. | Open Subtitles | لقد جن هاتفي، 32 رسالة لقد جنت (فيينا)، لقد قالت كواكب في السماء |
...ve tıpkı onun Vienna'da yaptığı gibi benim de sanat okuluna gitmemi istiyor. | Open Subtitles | -نعم ويريدنى أن ألتحق بكلية الفنون كما فعل فى "فيينا" |
Vienna, Virginialısın. | Open Subtitles | انت من مدينة فيينا في فيرجينيا |
Böyle bir şeyle Vienna Korosunu alt edebiliriz. | Open Subtitles | شيء مثل هذا سيعلى فرقة كورال بنين فيينا |
Vienna Philharmonic, olsun o kadar. | Open Subtitles | نعم ، جمعية فيينا اللعينة الفيلهارونيا |
(Gülüşmeler) Karlsplatz, Freihaus yakınlarındaki lazer laboratuvarıma gittim, burası Vienna Teknoloji Üniversitesi'nde bir yer. | TED | (ضحك) ذهبت لمعمل الليزر الخاص بي، الذي يقع بالقرب من كارلبلاتس، فريهوس، في جامعة فيينا للتقنية. |
Yine de size iyi şanslar dilerim, Vienna. Ne pahasına olursa olsun. | Open Subtitles | لكن أتمنى لكِ الحظ يا (فيينا) لكل ما يستحق |
Sana yardım etmeleri için Novins ve Dor'u atadım. İkisi de Viyanalı ve sağlam adamlardır. | Open Subtitles | انا عينت نوفينس و دور لمعاونتك كلاهما من فيينا , وهما رجال جيدين |
Viyanalı doktor körlüğü tedavi ediyor. | Open Subtitles | طبيب من فيينا يعالج حالات العمى آلاف الرحلات من جميع أنحاء العالم |
Veena'yı aradım, seni hiç görmediğini söyledi. | Open Subtitles | لقد اتصلت بـ(فيينا) و قالت بأنها لم تركِ |
Hayatta kaldılar ama çok üzgündüler ve babamın hiçbir zaman Viena'dan ayrılmayı atlatamadığından eminim. | TED | وتمكنوا من النجاة، ولكنهم كانوا في غاية الحزن، ولست متأكداً ما إن كان قد تمكن والدي من نسيان حزنه إزاء رحيله من فيينا. |
- Viyana'da karşılaştığı tehdide rağmen neden Adalind'e annesi hakkında not bırakmak için riske girsin? | Open Subtitles | بوضع التهديد الذي عليه هُنا في فيينا في الاعتبار، لما قد يجازف بترك مُذكِرة لاداليند عن والدتها؟ |
Viyana'daki konferans yeni bitti. Bu yüzden ekimdeki kitabımın hazırlıkları için geri dönebildim. | Open Subtitles | لقد أنهيت للتو محاضرة في فيينا لذا أستطيع العودة للعمل على السفن ؟ |
kurban gecenin ilk saatlerinde sinirli bir müşteriyle yağIı güreş yapmış. | Open Subtitles | نعم، قال ان مركز فيينا الدولي التشحيم المصارعة في المساء في وقت سابق مع العملاء عدوانية. |
kurbanın içkisine kurşun ve kadmiyum karıştırılmadığını düşünürsek... | Open Subtitles | افتراض مركز فيينا الدولي لم تغلب عليه اسهم مع الرصاص والكادميوم. أينما كانت التقطت الدياتومات كان. |
Kurbanımız günlük olarak depresyon ilacı kullanıyormuş. | Open Subtitles | وكان لدينا مركز فيينا الدولي على جرعة يومية من مضادات الاكتئاب. أنا حصلت على درب الدم. |
Oldukça iyiydiler. Viyana'dan gelmişlerdi. | Open Subtitles | لقد كانوا ماهرون أيضاً لقد أتوا من فيينا |
Budapeşte'den Prag'a, Viyana, Hawaii, Los Angeles, Londra, Paris iki kez Venedik'e ve Stockholm'e gittik. | Open Subtitles | أين ما ذهبنا من بودابست إلى براغ فيينا , هاواي , لوس أنجليس لندن , باريس , البندقة مرتين و ستوكهولم |
Viyana'da bir Fransız okuluna devam edecektim. Babam vize işlerini halletti. | Open Subtitles | ارسلوا بي الى مدرسة فرنسية في فيينا ابي احضر لي التأشيرة |
Bax Hill'den Lewis'e ve hiç durmadan New Haven'a, ve akşam gemisi ile de Viyana'ya. | Open Subtitles | الى باكس هيل,عبر لويس الى نيوهافين, فى المساء,القارب الى فيينا. |