"في أحلك" - Traduction Arabe en Turc

    • en karanlık
        
    • sınırlarını zorluyorlar
        
    Ne zaman oğlumdan bir mektup alsam, hayal edebileceğiniz en karanlık yerde görülen bir ışık demeti gibi geliyordu. TED ومنذ مدة كنت أود الحصول على رسالة من ابني، كانت مثل شعاع من الضوء في أحلك مكان يمكن تخيله.
    Şafaktan önceki en karanlık anlarda bir kadın yatağına döner. Open Subtitles في أحلك اللحظات قبل بزوغ الفجر عادت إمرأة إلى فِراشها
    Dünyanın en karanlık köşesinde duruyoruz, ...ve kendi türümüzden korkuyoruz. Open Subtitles في أحلك ركن من هذه الأرض، ونحن نخاف من نوعنا.
    Bu yüzden asla ışığınız için savaşmayı bırakmayın, çünkü en karanlık zamanlarda bile, biz sizleri görüyoruz. TED لذلك لا تتوقفوا أبدًا عن القتال للوقوف في النور؛ لأنه حتى في أحلك الأوقات، نحن نراكم.
    Havadan çekimin sınırlarını zorluyorlar. Open Subtitles هذا هو التصوير الجوي في أحلك لحظاته
    Yabancılar en karanlık anlarında hayatta kalmak, daha az yalnız hissetmek ve onlara güçlü olduklarını hatırlatmak için yabancılara yardım ediyor. TED عبارة عن غرباء يساعدون غرباء في أحلك لحظاتهم ليبقوا أحياء وتقليل الشعور بالوحدة، وتذكيرهم بمدى قوتهم.
    en karanlık günlerde, göğsümüzü gere gere, başımız dimdik durabiliyoruz. Open Subtitles في أحلك الأوقات كنا نستطيع الوقوف بكل فخر و صدورنا مرفوعة
    Ve ona en karanlık gününde ışığı göster. Open Subtitles ليعرف قوة أقدارك ونرجوك أن تمنحه النور حتى في أحلك أيامه
    İnsan en karanlık anda bile aydınlığa çıkabilir. Open Subtitles حتّى في أحلك الظلام، يمكننا الخروج إلى النور.
    Fikrimi değiştirdim çünkü en karanlık yerde bile kardeşim yine de beni ölüme terk edemiyor. Open Subtitles غيّرتُ رأيي لأنّه حتى في أحلك لحظاته، لا زال أخي غير قادرٍ على تركي أموت.
    Işığın en karanlık yerlerde bile bulunabileceğini bize hatırlatması için taşırız. Open Subtitles الساحر المضيئ نحمله ليذكرنا بالضوء الذي يمكن ايجاده حتى في أحلك الأماكن
    Işığın en karanlık yerlerde bile bulunabileceğini bize hatırlatması için taşırız. Open Subtitles الساحر المضيئ نحمله ليذكرنا بالضوء الذي يمكن ايجاده حتى في أحلك الأماكن
    1944 sonbaharında, 2. Dünya Savaşı'nın en karanlık günlerinde, Alman birlikleri Batı Hollanda'yı ablukaya almış, gelen tüm gıdaları geri çeviriyordu. TED في خريف عام 1944، في أحلك أيام الحرب العالمية الثانية، حاصرت القوات الألمانية الجهة الغربية من هولندا، مانعة عنها وصول كلّ شحنات المواد الغذائية.
    Yasak Bölge'nin en karanlık derinliklerindeki gizemli bir dünya. Open Subtitles عالم غامض في أحلك أعماق "المنطقة المحرمة".
    Ama anlam veremediğimizde bile, en karanlık anlarımızda bile sevgi galip gelir. Open Subtitles وحتى عندما يكون الامر غامض... ...وحتى في أحلك الساعات... ...ينتصر الحب...
    Beni ve hayatımın en karanlık anlarını kullandın. Open Subtitles لقد استغليتني في أحلك لحظات حياتي
    Seni en karanlık gecenin en korkunç fırtınasının girdabında bile arardım. Open Subtitles لأطلبنّك ولو طواك في جوفه الزمهرير ! العاصف في أحلك ليالي الشتاء
    Seni en karanlık gecenin en korkunç fırtınasının girdabında bile arardım. Open Subtitles لأطلبنّك ولو طواك في جوفه الزمهرير ! العاصف في أحلك ليالي الشتاء
    Korkunuzdan kurtulmak için, en karanlık köşeye doğru ilerlemelisiniz! Open Subtitles للتخلص من الخوف، يجب! المضي قدما في أحلك الزاويا
    Havadan çekimin sınırlarını zorluyorlar. Open Subtitles هذا هو التصوير الجوي في أحلك لحظاته

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus