"في الحقيقه" - Traduction Arabe en Turc

    • Hatta
        
    • Aslına bakarsan
        
    • Açıkçası
        
    • İşin aslı
        
    • Gerçekten
        
    • Gerçek şu ki
        
    • gerçekte
        
    • - Aslında
        
    • Doğrusu
        
    • tam
        
    • Nitekim
        
    • Aslında bir
        
    Sandra ve Howard benim de arkadaşım. Hatta onları sana ben tanıştırmıştım. Open Subtitles ساندرا و هاورد اصدقائي ايضاً في الحقيقه, انا اللذي عرفتكم على بعض
    Aslına bakarsan yarın ehliyet sınavı için erken kalkmam lazım. Peki. Open Subtitles في الحقيقه ,علي ان انهض مبكرا من اجل ختبار القيادة ..
    Ve Açıkçası, kesinlikle eminim ki sana da ihtiyacım yok. Open Subtitles و في الحقيقه , أنا متأكده أني لا أريدك علي الأطلاق
    İşin aslı, diplomayı alana kadar epey badireler atlattım belki ama... Open Subtitles في الحقيقه عندي شهادة محاماه الانترنت بين مجموعه من الأمواج العاتيه
    Eğer Gerçekten okuduğu her kitap için bir kuruş alsaydım, meteliksiz kalırdım. Open Subtitles لو اخذ مني عشره سنتات لكل كتاب قرأه في الحقيقه لكنت افلست
    Gerçek şu ki her halükârda benden daha iyi bir şoför. Open Subtitles في الحقيقه هي أفضل مني بكثير في القياده على أي حال
    gerçekte, az önce tanıştığınız yaşlı hanım, anne tarafından büyük teyzeme dayanıyor. TED في الحقيقه السيده المسنه التي التقيتموها للتو، بتصرف كبير جداً جداً مستوحاه من عمه كبيره من جهه أمي.
    - Ama buranın cazibesi... - Aslında Brick'in görüşlerini duymak isterim. Open Subtitles ولكن، ولكن النداء هنا في الحقيقه احب ان اسمع راي بيرك
    Yaşadığımız çağda yeni bir tartışma biçimi geliştirildi, Hatta tam olarak son on yıl içinde. TED أليس كذلك؟ قد اخترع شكل جديد من الجدل في حياتنا، في القرن الماضي، في الحقيقه
    Hatta geçinmek daha da kolaylaştı. Open Subtitles كلا في الحقيقه من السهل التعامل مع الوضع
    Hatta bu kasabaya geldiğimde depoda çalışmıştım. Open Subtitles في الحقيقه .. حتى أنني أتيت إلى المدينه للتجميع
    Aslına bakarsan ben de burada kalıyorum. Seni gördüğümü sanmıştım da... Open Subtitles انا في الحقيقه اسكن هنا ايضاً اعتقدت اني رئيتك , لذا
    Aslına bakarsan, dürüştçe söylemeliyim ki, hiçbir baskı hissetmedim. Open Subtitles في الحقيقه ، نعم أستطع أن أقول بأنه لم أشعر بمثل هذا الضغط أبداً
    Aslına bakarsan var. Adamlarıma sana reklam fotoğraflarımı yollamalarını söylerim. Open Subtitles في الحقيقه امانع سيكون عندي اجتماعا مهما الأن
    Başlangıçta, sadece top atıcının düşünceleriydi, ki oldukça güzeldi Açıkçası. Open Subtitles في باديء الامر كان الرامي فقط وكان هذا جيداً في الحقيقه
    Açıkçası onların başlarına ne geldiğini bilmediklerine eminim. Open Subtitles في الحقيقه .. أعتقد أنهم لا يدركون ماذا حدث لهم
    İşin aslı biraz yalnızdım. Sadece sinemaya tek başıma gitmek istemedim. Open Subtitles في الحقيقه لقد كنت وحيدا ً ولم أكن أريد الذهاب للسينما لوحدي
    İşin aslı, neden kalem kıIıklı aletinle kendin ilgilenmiyorsun. Open Subtitles في الحقيقه لما لا تهتم بقضيبك شبيه القلم الرصاص
    Uyuma kısmını yaptım -- yatağa gittim, uyudum -- ama Gerçekten uykumu alamadım. TED لقد قمت بإجراءات النوم , و إسترخيت على السرير لكن , لم يكن نوما في الحقيقه
    Ama Gerçek şu ki istemiyordum. Open Subtitles اريدك انت تكون رجلَ أعمال لكن في الحقيقه .. لااريد ذلك
    Goldstein dan gelen emirler üzerine, gerçekte savaş'ın Avrasya'yla değil, Doğu Asya'yla olduğu söylentilerini yaydığımı itiraf ediyorum Open Subtitles بأن الحرب في الحقيقه ليست ضد أوراسيا ولكن ضد استاسيا. منذ اعوام عدة .. في الحقيقه منذ أيام ثورتنا العظيمه
    - Otur. Bize katıl, lütfen. - Aslında, "bir" yere yetişmeliyim. Open Subtitles تفضلي اجلسي انضمي لنا رجاءً في الحقيقه لدي شيء لاعمله
    Eğer bunu başarabilirsek, Hollywood'u taklit edebilirsek, Doğrusu 3B üretime çözüm bulabilirdik. TED لذلك لو استطعنا سحب هذا الشئ خارجا، بشكل يحاكي هوليوود، فأنه يمكننا في الحقيقه نباشر التصنيع ثلاثي الأبعاد.
    Kırmızı değil, Mavi bir Prius. Ama tam mavi değil. Open Subtitles ليست حمراء , انها زرقاء لكها ليست زرقاء في الحقيقه
    Nitekim, Fletcher'ınkinden daha iyi bir hafta sonu geçireceğim. Open Subtitles ساذهب اليها في الحقيقه,انا ساحظى بعطله افضل من فليتشر
    Aslında bir sürü özgeçmiş gönderdi, ama kimse önemsemedi bile. Open Subtitles في الحقيقه بعث العشرات من الملخصات ولم يصبح حتى يأكل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus