Kuzey Brezilya'nın tecno brega kraliçesi Gaby Amarantos'tan Çeçenistan'da bir kadın korosuna. | TED | من تكنو براغا ديفا، غابي أمارانتوس بشمال البرازيل إلى فرقة نسائية في الشيشان. |
Eee, bir Amerikan pilotu Türk Hava Üssünden kalkıyor hava sahası dışına çıkıyor, Çeçenistan'da omuzdan atılan bir füzeyle vuruluyor. | Open Subtitles | إذاً طيار أمريكي يقلع من قاعدة جوية تركية، وينحرف عن مساره ويطلق عليه النار من قذيفة محمولة على الكتف في الشيشان |
Ama baban, Çeçenistan'da yaşamanı isterdi. | Open Subtitles | لكن في الشيشان حيث أرادك والدك أن تكوني. |
Yoldaş Pooty-Poot, Çeçenya'daki onca sorununa rağmen benim için kötü hissetmeyi ihmal etmiyor . | Open Subtitles | الرفيق مع كل المشاكل التي يعانيها في الشيشان إلا أن لديه الجرأة ليشعر بالأسى من أجلي |
Yani dört yıl önce Çeçenya'da bomba ile yaralanan bir Amerikalı için haber araması yapabiliriz. | Open Subtitles | إذن يجب أن نبحث في منافذ الأخبار عن أمريكي فجر في الشيشان منذ أربعة سنوات |
Çeçenistan'da gazın kullanılması için talimat verdi. | Open Subtitles | لقد أمر بأستخدام غاز "الأعصاب" في "الشيشان". |
Çeçenistan'da saklandığına dair bir istihbarat var. | Open Subtitles | "ثمّة معلومات ثمينة هو يُخفيها في "الشيشان |
Bachmann'ın dört yıl önce Çeçenistan'da arabasının bombalanarak öldüğü sanılıyordu. | Open Subtitles | و كان يُعتقد أن (باكمان) قُتل فى حادث تفجير لسيارته في الشيشان قبل أربعة سنوات |
Ajan Williams, Çeçenistan'da isyankâr bir grubu araştırıyordu. | Open Subtitles | (العميل (ويليام كان يحقق في مجموعة من المتمردين في الشيشان |
Michael Çeçenistan'da bir şey mi kaybettin? | Open Subtitles | -مايكل)، هل فقدتَ شيئاً ما في (الشيشان)؟ |
Kurbanın notlarına göre; tüm kalıntılar, Çeçenistan'da Kezanoi Gölü'nün yanındaki aynı kazı alanlarında bulunmuş. | Open Subtitles | طبقاً لملاحظات الضحية كل هذه الرفاة وجدت قرب موقع الحفر عند بحيرة (كازنوي) في (الشيشان) |
Çeçenistan'da ne bulduğundan tam olarak bahsetti mi? | Open Subtitles | هل قال ما هو الشيء الذي وجدهُ في (الشيشان)؟ |
Babam Çeçenistan'da çalıştı. | Open Subtitles | كان والدي يعمل في الشيشان. |
Çeçenistan'da onları durdurduk sanıyordum. | Open Subtitles | "إعتقدت أننا أوقفناه في "الشيشان |
Benim için, onlar iş arkadaşıydı. İnsani yardım çalışanları topluluğuna bağlıydılar. 90'larda Çeçenya savaş mağdurlarını biraz olsun rahat ettirmek istemişlerdi. | TED | بالنسبة لي، كانوا زملاء ينتمون إلى ذلك التجمع من عمال الإغاثة الإنسانية حاولوا جلب بعض الراحة إلى ضحايا الحرب في الشيشان خلال التسعينيات |
1995 ve 1999 yılları arasında Çeçenya'da öldürülen ya da kaçırılan insani yardım çalışanları için adalet yerini bulmamıştı. Ve bu durum her yerde aynıydı. | TED | فلم يمكن تحقيق العدالة لأي من عمال الإغاثة الإنسانية الذين قتلوا أو أختطفوا في الشيشان في الفترة ما بين عامي 95 و 99، والأمر نفسه ينطبق في جميع أنحاء العالم. |