"في الضباب" - Traduction Arabe en Turc

    • Sisin içinde
        
    • Bir sisle
        
    • Siste bir
        
    • Sis içindeki
        
    • ª Siste
        
    Spooner, dün gece Sisin içinde bir yelkenli gördüğünü söylemişti. Open Subtitles سبونير قالت بأنّه رأى سفينة مقص ليلة أمس في الضباب.
    Sisin içinde küçük bir parlaklık ve sonra bana bakan iki kırmızı göz gördüm. Open Subtitles كان مجرد بريق صغير في الضباب ثم رأيت عينان حمراوان تحدقان إلي,
    Bu Sisin içinde hiçbir anımı hatırlamadan dolaştığımı hatırlıyorum. Open Subtitles أذكر التجول في الضباب مع عدم وجود أية ذكريات
    İlk önce ay ve yıIdızlar yoğun beyaz Bir sisle kaybolacak, ...sonra nehirler ve göller ve deniz donacak. Open Subtitles أولا القمر والنجوم سيكون مفقود في الضباب الأبيض الكثيف. ثمّ الأنهار والبحيرات والبحر سيجمّد إنتهى.
    Siste bir şey var ve köpeğimi öldürdü. Open Subtitles هناك شيء في الضباب‫، لقد قتل كلبي ‫.
    Sis içindeki balık aklında bulunsun, böylece bulutlar... Open Subtitles لكن، وجود أسماك في الضباب ... هذا يعني أن السحاب يغطي
    Neden orkalar yoğun siste kaybolan araştırmacılara gelip, sis dağılıncaya dek onlara millerce yol gösterdiler ve araştırmacıların evi işte orada, kıyıdaydı? TED لماذا رجع هذا الحوت القاتل لباحثين ضائعين في الضباب وقادهم أميالًا إلى أن اختفى الضباب وكان منزلهم على حافة الشاطئ؟
    Ancak ben arkandan koştum, ve seni Sisin içinde köprünün orada kaybettim. Open Subtitles لكنني ركضت خلفك، وفقدتك في الضباب ناحية الجسر.
    Sana Sisin içinde bir şey vardı diyorum. Open Subtitles أنني أقول لكم كان ‫ هناك شيء في الضباب‫.
    Burada sıkışıp kaldık! Sisin içinde bir şey var. Open Subtitles نحن عالقون هنا هناك شيئ آخر في الضباب
    Sisin içinde saklanıyorlar, ancak yaklaşıyorlar. Open Subtitles إنهم يختبئون في الضباب لكنهم قادمون
    O şey benim lanet köpeğimi öldürdü, ve orada, Sisin içinde bir şey vardı. Open Subtitles أنه قتل ... كلبي‫، هنالك شيء في الضباب‫.
    "Sisin içinde Cesedini kovalıyacaksın" Open Subtitles سيصيبك الموت في الضباب
    Çabuk olun. Yoksa onları Sisin içinde kaybedeceğiz! Open Subtitles أسرع وإلا ستفدهم في الضباب.
    - Bekle! Sisin içinde bir şey var. Open Subtitles هنالك شيء ما في الضباب
    Sisin içinde bir şey vardı. Open Subtitles كان هناك شيء في الضباب‫.
    Sisin içinde bir şey var. Open Subtitles ! شيء في الضباب
    Bir sisle uçtu gökteki akbaba gibi Open Subtitles يطير في الضباب مثل الصقر في السماء
    Bir sisle uçtu gökteki akbaba gibi Open Subtitles يطير في الضباب مثل الصقر في السماء
    - Siste bir arbaya çarptım hepsi o. Open Subtitles لقد دخلت العربة في الضباب
    Siste bir adam vardı. Open Subtitles كان هناك رجل في الضباب.
    Sis içindeki balıklar, bulutlardaki balıklar. Open Subtitles أسماك في الضباب أسماك في السُحُب
    Siste değil. Siste yıldızları göremeyiz. Open Subtitles ليس في الضباب ,انت لاتستطعين الرؤية بالضباب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus