Bilim insanları ve mühendisler, bu fikri geçtiğimiz on yılda inceledi. | TED | هذه الفكرة قد تدارسها العلماء والمهندسون في العقود السابقة. |
son dönemde denizciliğin okyanusa her on yılda 3 desibel eklediği tahmin ediliyor. | TED | من المقدر أنّ الشحن البحري قد أضاف 3 ديسيبل من الضوضاء إلى المحيط كُلّ 10 سنوات في العقود الأخيرة. |
Bu tuhaf diyarın değerini anlamaya son birkaç on yılda başladık. | Open Subtitles | لم نبدأ سوى في العقود القليلة الماضية في تقدير هذه الأرض غريبة الأطوار حقّ تقديرها |
Bilgisayarınızın işlem gücü artış oranı son birkaç on yıl içinde gördüğümüz kadarıyla hiçbir azalma belirtisi göstermiyor. | Open Subtitles | معدل الزيادة في قدرات الحاسوب .. التي رأيناها في العقود الماضية لا يُظهِر أي علامة على التراجع |
Birçok gelişmekte olan ülkedeki şehirde, şehrin 2060 yılında var olacak yüzde 80 ve yüzde 90'dan fazlası sonraki dört ya da beş on yıl içinde inşa edilecek. | TED | في كثير من مدن البلدان النامية، أكثر من 80 و 90 بالمئة من المدينة التي ستكون في 2060 ستبنى في العقود الأربعة أو الخمسة القادمة. |
son yıllarda, dükkan-sınıf uygulamasını destekleyen maddi kaynaklar tamamen kesilmiş bulunuyor. | TED | و في العقود الأخيرة, الكثير من التمويلات للدروس الحرفية اختفت تماما. |
son 30 yıldır Hindistan kırsalında kadınlar ile birlikte kalıyor, çalışıyor ve yaşıyorum. | TED | في العقود الثلاثة الماضية، عملتُ وبقيتُ وعشتُ في الهند، وعملتُ مع النساء في المناطق الريفية من الهند. |
son on yılda bu şehirde kaç tane başarılı çift el replantasyonu olduğunu bilen var mı? | Open Subtitles | هل أي منكم يعرف كم عدد عمليات إعادة وصل اليدين التي نجحت بهذه المدينة في العقود الماضية ؟ |
Pek çok insanın hayatı son birkaç on yılda tepe taklak oldu. | Open Subtitles | الكثير من الأشخاص تقلبت حيواتهم في العقود القليلة الماضية |
Burada biraz ara vereyim ve şunu söylemek için bir dakikanızı alayım Nöro bilim son birkaç on yılda çok gelişti ve biz sürekli olarak, beyin hakkında hayret verici şeyler keşfediyoruz. | TED | دعوني اتوقف هنا دقيقه لاقول ان علم الاعصاب قد تطور كثيرا في العقود القليلة الماضية و نحن نكتشف اشياء كتيره بااستمرار عن وظائف الدماغ |
Materyal sıkıntısı çekmiyordu: İç savaşı takip eden on yılda güneyli beyazlar, siyahilere karşı suç işleyerek güçlerini göstermeye kalktılar. Suçlar arasında siyahilerin oylarını yok etmek, iş yerlerini yakıp yıkmak ve hatta onları öldürmek vardı. | TED | لم تعانِ من نقص في المواضيع؛ في العقود التي أعقبت الحرب الأهلية، حاول جنوبيون بِيض إعادة فرض هيمنتهم من خلال ارتكابهم جرائم بحق السود بما في ذلك منعهم من الإدلاء بأصواتهم، وتخريب مشاريعهم التجارية وحتى قتلهم. |
en fakir yerleşimlerden en fazla 20 dakika uzaklıkta. son on yılda, San Diego, Tijuana'dan 6 kat daha fazla büyüdü. Bu durum, gerginlik ve çatışma ile daha yoğun olarak ve geniş çerçevede yüz yüze gelmemize neden oluyor. Bu durum, çevresel sürdürülebilirlik konusundaki bugünkü tartışmamızın merkezini oluşturuyor. | TED | وبينما لهاتين المدينتين نفس عدد السكان، فإن سان دييجو فد نمت ست مرات أكثر من تيخوانا في العقود الأخيرة، وبشكل فوري عرضنا ذلك لمواجهة الاحتقانات والصراعات بين التمدد والكثافة، واللتان هما محور حديث اليوم عن الاستدامة البيئية. |
Geçtiğimiz birkaç on yıl içinde, bilgisayar depolama kapasitesindeki ve işlemci gücündeki üstel büyüme, Moore Yasası olarak bilinen bir desen izledi. Yasa 1975'te bilgi yoğunluğunun her iki yılda bir, iki katına çıkacağını öngörmüştü. | TED | في العقود الماضية، معدل نمو المساحة وقدرة المعالجة الحاسوبية تبعت نمط يسمى بقانون موري. والذي تنبأ في 1975، بإن كثافة المعلومات ستتضاعف كل سنتين. |
Sanayi devriminin gelişmesiyle... ...son on yıl içinde tarım modernizasyonu... ...1960 lardan günümüze kişi başına düşen... ...gıda kullanılabilirliliği... ...yüzde 25 oranında arttı. | TED | مع ظهور الثورة الصناعيّة مع تحديث الزراعة في العقود القليلة الماضية ، منذ الستينيات، زاد مقدار توافر المواد الغذائية، للشّخص الواحد، في هذا العالم، بنسبة 25 في المئة. |
Önümüzdeki bir kaç on yıl içinde olması gerekenden binlerce kat daha hızlı biçimde türlerin yok olmasına neden olacağız. | Open Subtitles | في العقود القليلة القادمة، نحن سوف تكون القيادة الأنواع من الانقراض... ... ألف مرة أسرع مما ينبغي. |
Basit anlamda, aşağıdan yukarıya doğru olan yaratıcı zekadan bahsediyorum. Tijuana'nın varoşlarında San Dieogo'nun atıklarıyla inşa etmelerine değinmek istiyorum. Güney Kaliforniya'daki birçok göçmen mahalle son on yıl içinde farklı bir tadilata başladı. | TED | إنني ببساطة أتكلم عن الذكاء الإبداعي المنبثق من القاعدة، سواء ظاهريا في الأحياء الفقيرة لتيخوانا التي تبني نفسها، في الحقيقة، من مخلفات سان دييجو، أو أحياء المهاجرين الكثيرة في كاليفورنيا الجنوبية، التي بدأت في التعديل وفقاً للتغييرات في العقود الأخيرة. |
Ancak son bir kaç onyılda bu durum tümüyle değişti. | TED | ولكن في العقود القليلة الماضية تغير هذا الواقع تماما |
son birkaç yıldır, organ talebi büyük ölçüde arttığından bu sorun daha da kötüye gitti. | TED | في العقود القليلة الأخيرة، ازدادت المشكلة سوءًا مع ازدياد الطلب على الأعضاء بصورة هائلة. |
Peki son yıllarda piyasayı ne ele geçiriyor? | TED | ما الذي كان يحلّ محله في العقود القليلة الماضية؟ |