Ve O bilmiyor, ama Otelde kızı öperken gördüm onu. | Open Subtitles | وهو لا يَعْرفُه، لَكنِّي رَأيتُ يُقبّلُ هذه السيدةِ في الفندقِ. |
Seninle buluşmak için Otelde olmadığıma şaşırmışsındır. | Open Subtitles | أنت يجب ان تسأل عندما أنا لم أكن في الفندقِ لمقابلتك |
Bu sabah Otelde çok ilginç birşey gördüm. | Open Subtitles | رَأيتُ شيءاً مثيرَ جداً في الفندقِ هذا الصباحِ. |
Barney Quill'in arabasna ve oteldeki odasna da baktk. | Open Subtitles | نبحثا في سيارةِ بارني وغرفته في الفندقِ. |
Beni bu akşam otelden bulabilir Grand HoteI Europe. | Open Subtitles | وستقابلني الليله في الفندقِ جراند الأوروبي |
Burada mı? Hayır. Ee, havaalanının karşısındaki Otelde konuştuk. | Open Subtitles | ، تَكلّمتُ معها في الفندقِ عبر مِنْ المطارِ. |
Hey, paltonun parasını öde ve benimle Otelde buluş. | Open Subtitles | إستمعي، إدْفعي ثمن المعطفَ وقابلُيني في الفندقِ |
Git biraz dinlen. Yarın Otelde görüşürüz. | Open Subtitles | .نالي قسطاً من الراحة سأكون في الفندقِ غداً |
Otelde unutmuştum da | Open Subtitles | أنا كان يَجِبُ أنْ أَتْركَه في الفندقِ. نعم، نعم. |
Evet, daha sonra Otelde buluşacağız. | Open Subtitles | نعم، نحن سنقابل في الفندقِ لاحقاً |
Ona, çalıştığım Otelde, bir oda ayarlayabilirim. | Open Subtitles | أنا يُمْكِنُ أَنْ أَحْصلَ عليها a غرفة في الفندقِ أَعْملُ في. |
Yarın Allah'ın izniyle bir Otelde uyuruz. | Open Subtitles | غداً، إن شاء الله، سَنَنَامُ في الفندقِ |
Otelde, odamızdasın. | Open Subtitles | أنت هناك في الفندقِ. في غرفتِنا. |
Michael, Otelde bekliyordu. | Open Subtitles | ومايكل كَانَ يَنتظرُ في الفندقِ. |
Benimle Otelde buluşacağını söyledi ve ben seni biraz erken aradım. | Open Subtitles | قالتْ بأنَّ هي تُقابلُني في الفندقِ وأنا دَعوتُك a صَغير قبل الأوان. |
daha sonra Otelde buluşacağız. | Open Subtitles | نعم، نحن سنقابل في الفندقِ لاحقاً |
Sen, oteldeki yaşlı bayan. | Open Subtitles | أنت , السيدة الكبيرة السنّ في الفندقِ... |
Evet, oteldeki şefle konuştum. | Open Subtitles | نعم، تَكلّمتُ إلى الشيف في الفندقِ. |
oteldeki işini çok seviyordu. | Open Subtitles | أحبّتْ شغلَها هنا في الفندقِ. ذلك... |
Hayır, çıkmalısın artık, neye ihtiyacın varsa otelden alırsın. | Open Subtitles | لا، أنت يَجِبُ أَنْ فقط تَذْهبُ، ' يَجْعلُك يُمْكِنُ أَنْ إشترِ مهما تَحتاجُ في الفندقِ. |
Neye ihtiyacın varsa otelden alırsın demiştin. | Open Subtitles | قُلتَ بأنّني يُمْكِنُ أَنْ أَشتري مهما أَحتاجُ في الفندقِ. |