İhtiyarlar genellikle geleneksel toplumların liderleridir, ve aynı zamanda siyaset, tıp, din, şarkılar ve danslar hakkında da en bilgi sahibi olanlardır. | TED | كبار السن غالبا ما يكونون القادة في المجتمعات التقليدية، والأكثر دراية بالسياسات، والدواء والدين والغناء والرقص. |
Kısacası, geleneksel toplumların birçoğu ihtiyarlarını bizim çağdaş, büyük toplumlarımızdan daha iyi kullanıyor ve onlara daha tatmin edici hayatlar sunuyorlar. | TED | باختصار، العديد من المجتمعات التقليدية يستفيدون بشكل أفضل من مسنيهم ويهبون لهم حياة أكثر إرضاء مقارنة بقرنائهم في المجتمعات الحديثة والكبيرة. |
Yaşlı insanların geleneksel toplumlardaki kullanım alanlarından biri, yiyecek üretiminde halen etkili olmaları. | TED | من فوائد كبار السن في المجتمعات التقليدية أنهم غالبا لا يزالون منتجين للطعام بشكل فعال. |
Bunlar geleneksel toplumlardaki ihtiyar insanların faydalı olma yolları. | TED | تللك العوامل هي التي تجعل الأكبر سنا ذوي نفع في المجتمعات التقليدية. |
Meksika'daki topluluklarda kökleşmiş bir hareketi destekleyecek bir fon başlatmak istedi. | TED | أرادت أن تبدأ صندوقًا يدعم الحركة التى من شأنها أن تكون متجذرة في المجتمعات في المكسيك. |
Evde bakım müreffeh yerlerde uygulanabilir ancak yetersiz hizmet alan topluluklarda da. | TED | يمكن تطبيق الرعاية الصحية المنزلية في المناطق المزدهرة ولكن أيضاً في المجتمعات التي تعاني نقصاً في الخدمات. |
Dünyanın en özgür toplumlarında bile, biz özgür değiliz. | TED | حتى في المجتمعات الأكثر حرية في العالم، لسنا أحرارً. |
Ama geleneksel toplumlardaki ihtiyarlar hakkında doğru olan şey geleneksel toplumların diğer özelliklerinde de doğru. | TED | ولكن ما هو صحيح حول حياة المسنين في المجتمعات التقليدية هو صحيح بالنسبة للعديد من ملامح المجتمعات التقليدية أيضا. |
Bunun da ötesinde bu bizim kültürel kimliğimizin bir parçası, sadece Amerikanın değil batılı toplumların ve dünyadaki demokratik toplumların kültülerinin. | TED | أبعد من ذلك هي جزء من هويتنا الثقافية ليس فقط في أمريكا لكن في المجتمعات الغربية وفي المجتمعات الديموقراطية حول العالم. |
Bir müze ressam bulundurabilir mi ve onlara toplumların kendilerini yeniden değerlendirmeleri için değişim ajanı olmaları sağlanabilir mi? | TED | هل يمكن للمتحف استضافة الفنانين و السماح لهم بأن يكونوا وكلاء تغيير بإعادة التفكير في المجتمعات نفسها؟ |
Belirsizliği fethetmek, sonra neyin geleceğini bilmek, bu endüstrileşmiş toplumların neredeyse en baskın amaçlarından biri olageldi, ve buna ulaşınca ya da neredeyse ulaşınca, yeni bir set karşılanmamış ihtiyaçlarla yüzyüze gelindi. | TED | ...للتغلب غلى حالة عدم اليقين... ...لمعرفة ماذا سيحدث لاحقاً. كان هذا هو الهدف الأكبر في المجتمعات الصناعية. وهكذا، بعد أن بلغنا هذا الهدف، أو اقتربنا من ذلك... واجهتنا مجموعة جديدة من الاحتياجات التي لم تُلبى. |
[Hiciv olmadan hepimiz ölüyüz] Hicve yer veren o dergi hakkında kim ne düşündüyse, söz konusu o karikatürler hakkında kim ne hissettiyse hepimiz temel bir şeyin tehlikede olduğunu hissettik; özgür toplumların vatandaşları -- her toplumun vatandaşı -- soluduğumuz hava kadar mizaha ihtiyaç duyar. | TED | [بدون روح الدعابة نموت جميعًا] أيًا ما كان ثمة رأي في مجلة ساخرة، أيًا ما كان الشعور إزاء تلك الرسوم الكارتوية الساخرة، فإننا جميعًا لدينا الشعور بشيء أساسي على المحك، بأن المواطنين في المجتمعات الحرة -مواطني أي مجتمع، في واقع الأمر- في حاجة إلى روح الدعابة حاجتهم إلى الهواء الذي يتنفسونه. |
Yaşlıların bugünkü durumunda, geleneksel toplumlardaki statülerine göre değişen nedir? | TED | حسنا، ما الذي تغير في حالة كبار السن اليوم، مقارنة بحالة أمثالهم في المجتمعات التقليدية؟ |
Eminim ki biz, geleneksel toplumlardaki ihtiyarların durumundan öğrenerek daha iyisini yapabiliriz. | TED | يمكننا أن نكون أفضل بالتعلم من هؤلاء المسنين في المجتمعات التقليدية |
Birkaçından bahsetmek gerekirse, bizim ömrümüz geleneksel toplumlardaki insanlardan daha uzun, maddi açıdan daha zenginiz, ve şiddet yaşamımızı daha az kirletiyor | TED | لذكر أمثلة قليلة فقط، حياتنا أطول وأكثر غنى ماديا وأقل عنفا من حياة هؤلاء في المجتمعات التقليدية. |
Araştırma sonucunda, eşcinsel karşıtı toplumlardaki eşcinsellerin kalp hastalıkları ve şiddet ve intihar oranlarının yüksek olduğunu ortaya koydu. | TED | وجدت الدراسة أن لدى اللوطيين في المجتمعات المعادية للشذوذ الجنسي معدلات أعلى لأمراض القلب والعنف والانتحار. |
Yaşadığımız topluluklarda neye önem veriyoruz? | TED | ما هو الأمر الذي نُثمنه ونهتم به في المجتمعات التي نعيش فيها؟ |
Biliyor musun, medeni topluluklarda bu yaptığına haneye tecavüz diyorlar. | Open Subtitles | أنت تعلمين، في المجتمعات المتحضرة يسمون هذا اعتداء علي ممتلكات الغير |
Bu, öfke ve hoşnutsuzluğa yol açıyor, özellikle de İslam toplumlarında. | TED | ولّد هذا الغضب والاستياء وخاصة في المجتمعات الإسلامية |