"في المناسبات" - Traduction Arabe en Turc

    • durumlarda
        
    • sıra
        
    • günlerde
        
    • gerekeceği
        
    • zaman zaman
        
    Hep bu kadar eğlenceli midir yoksa sadece özel durumlarda mı? Open Subtitles هل هي دومًا ممتعة جدًا أو أنها فقط في المناسبات الخاصة؟
    Özel durumlarda bira içinde tutarım. Open Subtitles في المناسبات الخاصه أنا أنقعهم في البيرا
    Ondan hoşlanmıyorsan sadece resmi durumlarda onu görsen yeter zamanı geldiğinde de küçük prens ve prensesleri yaparsınız. Open Subtitles إذا لم تكن تعجبك ، تستطيع فقط رؤيتها في المناسبات الرسمية وعندما يحين الوقت لعمل أمراء وأميرات
    İhtiyaçlarına karşı hassas yaklaşacak ama ara sıra şöyle bir sıkıştıracak kadar da kararlı birini arıyorsun. Open Subtitles بالطبع، تريدين شخصاً حساساً لإحتياجتك لكنه صارم بما يكفي للتجمع في المناسبات
    Özel günlerde bir bardak bağ bozumu olabilir. Open Subtitles النبيذ لا تفعل أي شيء لي ربما كأس في المناسبات الخاصة مثل موسم حصاد العنب
    Aslına bakarsan, babasının görmemin gerekeceği, biri olmasını ya da çocuğu kendi yetiştirmek isteyecek biri olmasını da istemiyorum. Open Subtitles صراحة، أنا لا أريد أن يكون الوالد شخصاً أراه في المناسبات أو لديه اهتمام في تربية الطفل
    Kaset sende kalabilir ama zaman zaman kiralayabilirim. Open Subtitles يمكنك الاحتفاظ بالشريط، لكن اريد ان استأجره في المناسبات.
    Ara sıra işte. Çok çok özel durumlarda, bayramlarda falan takıyorum. Open Subtitles امم , انت تعلم أحيانا في المناسبات الخاصة
    Özel durumlarda birbirimizi görürüz. Open Subtitles متى سنرى بعضنا ؟ ستكون في المناسبات الخاصة
    Sadece özel durumlarda takıyorum, televizyon röportajlarında, annelerimi ziyaret ederken ya da her ayın 3. cuma günü çalışanların moralini yükseltmek için yaptığımız karaoke gecelerinde. Open Subtitles أنا البسه في المناسبات المميزة فقط ومقابلات التلفزيون عندما أذهب لملاقاة أمهاتي الإثنتان أو في كل يوم جمعة ثالثة
    Peşinde yarım düzüne uluslararası birim varken sadece bunun gibi özel durumlarda ortaya çıkarsın. Open Subtitles عندما يكون لديك عدة وكالات دولية تطالب برأسك تظهر فقط في المناسبات الخاصة
    Şu sözü veriyorum: Özel durumlarda kullanırım. Open Subtitles هذا ما أعدك به استخدامه في المناسبات الخاصة
    Böylece çektikleri o nadir durumlarda uyuyabilirler. Open Subtitles لكي يتمكنون من النوم في المناسبات القليلة التي ينامون فيها
    Ancak özel durumlarda görüşebiliyoruz, ama... Open Subtitles نحن نتصل فيما بعضنا في المناسبات الخاصة لكن...
    Sadece özel durumlarda. Neden? Open Subtitles فقط في المناسبات الخاصه لماذا؟
    Sadece özel durumlarda yaparsan tabii. Open Subtitles ليس إذا خصصته فقط في المناسبات الخاصة
    Ara sıra kadınların niyetlerini yanlış anlamışlığım vardır, bu yüzden size soramama izin verin dedektif. Open Subtitles انا معروف بفهمي السيء لنوايا المرأه في المناسبات ..لذا دعيني اسألك ايها المحقق
    Ara sıra kullanan birinin bu kadar zorlanacağını sanmıyorum. Open Subtitles اذا أظن أن المرء لا يمر بهذا كله إن كان يتعاطى في المناسبات فقط
    Her zaman değil ama özel günlerde. Open Subtitles ليس في كل الأوقات ولكن في المناسبات الخاصة
    Bunu sadece özel günlerde yaparsın. Open Subtitles لا تخرجين هذا الشمعدان إلا في المناسبات الخاصة
    Aslına bakarsan, babasını görmemin gerekeceği biri olmasını ya da çocuğu kendi büyütmek isteyecek biri olmasını istemiyorum. Open Subtitles صراحة، أنا لا أريد أن يكون الوالد شخصاً أراه في المناسبات أو لديه اهتمام في تربية الطفل
    zaman zaman flört etmeyi sevdiğimi bilirsin. Open Subtitles أنتِ تعلمين كيف أحب أن أكون متعدد العلاقات في المناسبات.
    Orada aşçılık, garsonluk, yöneticilik, bulaşıkçılık zaman zaman da korumalık yaptım. Open Subtitles كنت طاهية المقهى، نادلة، مديرة، غاسلة الاطباق، وحارسة في المناسبات

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus