Ama aslanlar çok akıllıdırlar. (Kahkaha) İlk gün gelip korkuluğu gördüler ve geri döndüler, ama ikinci gün gelip şöyle dediler; bu şey hareket etmiyor, o hep burada. (Kahkaha) Ve çiti atlayıp hayvanları öldürdüler. | TED | لكن الأسود ذكية جدا. كانوا يأتون في اليوم الأول ويرون الفزاعة ، ويرجعون، لكن في اليوم الثاني ، يأتون ويقولون، أن هذا الشي لايتحرك، هو دائما في نفس المكان. لذا يقفزون داخل الحظيرة ويقتلون الحيوانات. |
İlk gün bir yürüyüşe çıkarlardı, ve klik - klik - klik - klik olurdu; beş dakika sonra hepsi tekrar bottaydı. | TED | في اليوم الأول يقومون برحلة مشياً على الأقدام، وكانت، تك، تك، تك، تك. بعد 5 دقائق يعودون إلى القارب. |
Bir sürü kişiyi kovacaksın, bunu ilk günden yapmaya özen göster. | Open Subtitles | يمكنك أن تستخدم الكثير من الناس، وأحرص أن تفعلها في اليوم الأول. |
Daha ilk günden ayrılamazsın. Bu günah dostum! | Open Subtitles | لا تستطيع الإستقالة في اليوم الأول , تلك بدعة , يا صديقي |
Ama hiç anlamı yok. İlk günde bilmiyorlardı. | Open Subtitles | ولكن هذا لا يبدو معقولاً في اليوم الأول , هم لم يعرفوا بذلك |
Yani ilk gün, bu kocamandır. | TED | إذن في اليوم الأول ، هذه الكبيره الحجم. |
İlk gün karinayi onaririm, sonra da gider, güzelce zift çekerim. | Open Subtitles | ، في اليوم الأول رُشقت مفاصلي سأذهب وأعطيها سداً جيداً |
İlk gün katılmıştım. Sanırım. | Open Subtitles | حسناً ، لقد كنت هناك في اليوم الأول أعتقد ذلك |
Okula gittiğim ilk gün orada ağlayıp bağırdığımı hatırlıyorum. | Open Subtitles | في اليوم الأول حينما ذهبتُ للمدرسة اتذكر انني كنت أبكي واصرخ |
İlk gün ufak bir konuşma yapmak adettendir | Open Subtitles | دائماً ما يلقي خطاباً بسيطاً في اليوم الأول من العمل |
İşe gittiği ilk gün patronlarına tüm güvenlik ağının yurt çapında... ..olması gerektiğini söyledi . | Open Subtitles | ذهب إلى مكتب الرؤساء في اليوم الأول له ليخبرهم أن أمن البلاد |
Pekala, bak, Hata 1: Kızın sorusunu kabul etmemeliydin. İlk günden soru almayacaksın. | Open Subtitles | حسناً ، الخطأ رقم واحد ، أنك أخذت سؤال تلك الفتاة لا يجب أن تقبل الأسئلة في اليوم الأول ، إنه يظهر الضعف |
Charley, ilk günden kovulmamalısın. | Open Subtitles | شارلي , لا يمكنك أن تطردي في اليوم الأول |
Güzel ,ilk günden rekor kırıldı. | Open Subtitles | جيدة , وكنت قد حصلت على السجل العظيم فقط في اليوم الأول. |
Sana gereken görüntüler ilk günden elindeydi. | Open Subtitles | حصلت على اللقطات التي كنت بحاجة إليها في اليوم الأول |
Ama sen onu daha ilk günde yakmaya hazırsın. Neden? | Open Subtitles | وانت كنت مهيأ لحرقها في اليوم الأول, لماذا؟ |
- Açığa alındığın ilk güne hoş geldin. - Açığa mı alındım? | Open Subtitles | - مرحبا بكم في اليوم الأول من الايقاف عن العمل ايقاف عن العمل ؟ |
Ama evet, yeni çalışmamın ilk günündeki ilk insan deneğimsin. | Open Subtitles | ولكن، نعم، أنت أول عينة بشرية لى في اليوم الأول لدراستي |
Deneyin ilk günü arazimize gittik ve bir ayı yavrusuyla bizi kovaladı. | TED | في اليوم الأول من التجربة، ذهبنا إلى موقعنا وطاردنا دب رمادي اللون مع صغيره. |
Genellikle Tipografiye Başlangıç dersinin ilk gününde, şöyle bir ödev verilir, bir kelime seçin ve onu, ne olduğunu söylediği şeye benzetin. | TED | عادة في اليوم الأول من مقدمة للطباعة، يعطى لك تكليف، حدد كلمة وجعلها تبدو مثل معناها. هذا هو نوع 101، صحيح؟ |