bazen onları görüyorsunuz, bakıyorlar, "Oo!" | TED | في بعض الأحيان عندما تراهم، يبدون متفاجئين. |
Şimdi bazen, insanlar bunu gördüğünde, nefeslerin kesildiğini duyarım. | TED | في بعض الأحيان عندما يشاهد الناس هذا أسمع شهيق الفزع |
"Ama bazen onu kaldırdığımda kollarımın ne kadar kolay kalktığını farkettim." | Open Subtitles | لكن في بعض الأحيان عندما أحملها صاعدا أشعر أنها أخف وزنا بين ذراعي |
bazen, buraya geldiğim zaman senin gitmiş olacağını düşünüyorum... | Open Subtitles | في بعض الأحيان.عندما آتي إلى هنا أظن أنه ربما تكوني قد رحلتي.. |
Hani bazen biriyle eskiden beri arkadaşmışsın gibi hissedersin. | Open Subtitles | في بعض الأحيان عندما تقابل شخص ما، كنت تشعر في أقرب وقت كما لو الأصدقاء القدامى. |
bazen beni öptüğünde, seni ısırmak istiyorum. | Open Subtitles | في بعض الأحيان عندما تقبلني أريد فقط أن أعضك. |
bazen bizi vahşi hayvanlar gibi kafese kapatmaya çalıştığını düşünüyorum... | Open Subtitles | في بعض الأحيان عندما تحبس الوحش يصبح الوحش غاضباً |
Ve yine bazen babalar kendi babalarına gittiklerinde akıl karışıklıkları çabucak uçup gider. | Open Subtitles | ولكن في بعض الأحيان عندما يكون الأب بجانب أباه تصبح الأمور أقل ارباكا بسرعه جدا جدا |
bazen uzun süre onu görmeyip ardından gördüğümde nefesim kesiliyor. | Open Subtitles | في بعض الأحيان عندما لا أراها ثم التقي بها أجد صعوبة في التنفس |
Bilirsin, bazen böyle şeyler olur, ben de karımla kavga ettim. | Open Subtitles | فهذا يحدث لي في بعض الأحيان عندما أتعارك مع زوجتي |
bazen yemek yaparken.... arkamdan bir adamın geldiğini hayal ediyorum usulca bana sarılıyor..... saçlarımı okşayıp, omuzlarımdan ve boynumdan beni öpüyor... | Open Subtitles | في بعض الأحيان عندما أكون اطبخ اتخيل رجل قادم من خلفي يضع بلطف ذراعيه حولي |
bazen büyük resme baktığım da daha önce kaçırdığım bir şeyi bulabiliyorum. | Open Subtitles | في بعض الأحيان عندما أنظر فيالصورةالكبيرة، أجد الشيء الذي قد فاتني. |
bazen bir soru cevaplanmak istemediği vakit aklının daha önce bulunmadığı bir yere gitmek gerekir. | Open Subtitles | في بعض الأحيان , عندما السوال لا يريد ان يجاب من الضروري ان تسافر الى مكان لم يذهب اليه عقلك من قبل |
İnsanları limitlerini aşmaya zorladığınızda bazen çizgiyi aşmamaları gerektiğini fark ederler. | Open Subtitles | في بعض الأحيان عندما تدفع الناس للحدود يدركون أنه ليس لديهم عمل يقف على مقربة من الخط |
İnsanları limitlerini aşmaya zorladığınızda bazen çizgiyi aşmamaları gerektiğini fark ederler. | Open Subtitles | في بعض الأحيان عندما تدفع الناس للحدود يدركون أنه ليس لديهم عمل |
İnsanların bazen nasıl hastalandığını ne kadar uğraşsalar da ne kadar çok doktor yardım etse de iyileşemediklerini biliyor musun? | Open Subtitles | تعلمين في بعض الأحيان, عندما يمرض الناس لا يهم كم يحاولون جاهدين وكم من الأطباء يحاول المساعده |
Eh, istediğimiz kadar hızlı değil, ama bazen biz insanlara yardım edeceğini düşündüyümüz şeyleri deneriz ve bizim istediğimiz şekilde çalışmaz, ama yine de biz olmasını istediğimiz şeye en azından bir adım daha yaklaşırız. | Open Subtitles | حسنا، ليست سريعا كما كنا نرغب في بعض الأحيان عندما نجرب بعض الأمور التي نعتقد أنها سوف تساعد الناس |
bazen bana masal okuduğunda git diye uyuyor numarası yapıyorum. | Open Subtitles | في بعض الأحيان عندما تقرأ لي أتظاهر بالنوم حتى يتسنى لك الذهاب |
bazen hamsterların annesi, yavrularının tehlikede olduğunu hissettiğinde başkasının yapmasıyla katlanacakları acıyı yaşamasınlar diye onları öldürür. | Open Subtitles | في بعض الأحيان عندما تشعر الأم بأن أطفالها في خطر فانها تقتلهم لكي يشعروا بالألم عندما يهاجمهم أحد |
Ama bazen birine yardım etmeye çalışırken, başka bir insanın canı yanar. | Open Subtitles | ولكن في بعض الأحيان عندما نريد مساعدة شخص ما,ِ شخص آخر يتعرض للأذى |