"في بكين" - Traduction Arabe en Turc

    • Pekin'de
        
    • Pekin'deki
        
    • Pekin'e
        
    • Beijing
        
    • Pekinde
        
    • Pekin'den
        
    • Peking'in
        
    Pekin'de konferansa katılmışlar. Araştırmamızı okuduğu için, birisiyle yepyeni bir faaliyet yapınca TED وقد كانوا في مؤتمر في بكين وقد عرف من عملنا أنك إن قمت بعمل غير مألوف بشدة مع شخص آخر،
    Şu anda Pekin'de bisiklete binmek tamamen farklı bir durum. TED التّنقّل بدرّاجة الآن في بكين أمر مختلف تماما.
    Bina bugün Pekin'de bu şekilde görünüyor. TED وهذا هو شكل المبنى الحالي في بكين اليوم.
    Kadinlardan olusan bir grup, hepsi 29 ya da 30 yasinda, Pekin'deki ilk 'Lean In' dairesini baslatanlar, cogu Cin'in fakir, kirsal kesiminde buyumus. TED مجموعة من النساء، أعمارهن حوالي 29 أو 30 عاما، كن قد بدأن أول حلقة في بكين ، أغلبهن ترعرعن في قرى الصين الفقيرة.
    Bina, Pekin'deki günlük yaşamın bir parçası oldu. TED أصبح المبنى جزءا من الحياة اليومية في بكين.
    Duyduğuma göre, kızı bakımıyla ilgilenmek için onu Pekin'e götürmüş. Open Subtitles سمعتُ أن إبنتها أخذتها إلى مشفى في ''بكين'' للعناية بها.
    Şimdi bunu Pekin'de üzerinden geçtiğim benzer bir köprüyle karşılaştıralım. TED الآن، قارنوا هذا بجسر مماثل قدت عبره الشهر الماضي في بكين.
    Ve küçük oğlum Pekin'de Çince okudu. TED اما بالنسبة لابني الاصغر فقد درس اللغة الصينية في بكين
    Pekin'de okuyan küçük oğlumun uzun vadeli bir bakış açısı vardı. TED أتعلمون؟ فابني الصغير الذي درس في بكين في الصين, قد اكتسب منظورا طويل الاجل
    Gönderildiği tarihlere bakarsak Los Angeles'ta 3 yıl New York'ta 4 yıl, Pekin'de 3 yıl yaşamış. Open Subtitles عاشت 3 سنوات في لوس انجلس اربع سنوات في نيو يورك 3 في بكين
    Eğer İngilizleri Pekin'de yalnız bırakırsak çok gülünç oluruz. Open Subtitles إذا تركنا بريطانية وحدها في بكين لعل بريطانيا لديها أسبابها
    Belki de Britanya'nın Pekin'de tek dış güç olarak kalmasının bazı nedenleri vardır. Open Subtitles لكونها قوة أجنبية وحيدة في بكين صديقنا الفرنسي ربما على حق
    Daha sonra, Pekin'de bir hastaneye götürdük ve orada otizm teşhisi konuldu. Open Subtitles ''ومِن ثم أرسلناه إلى مصحّات في ''بكين وكان تشخيص حالته هو التوحّد العقلي.
    Bu üç yıl önce Pekin'deki odamdan. TED هذه الصورة من غرفتي في بكين قبل ثلاث سنوات.
    Daha sonra Pekin'deki Merkezi Güvenlik Bürosuna atandım. Open Subtitles تمّ تعييني لاحقًا في مكتب الأمن المركزي في بكين.
    Bazı meşhur isimleri düşünelim; Bastille Meydanı Zuccotti Parkı, Tahrir Meydanı, bugünün manşetlerindeki İstanbul'daki Taksim Meydanı veya, evet, Pekin'deki Tiananmen Meydanı. TED فكروا بأسماء عظيمة: بلاس دي لاباستيل متنزه زوكاتي ميدان التحرير ميدان تقسيم في عناوين الجرائد اليوم في إسطنبول ونعم ميدان تيانمان في بكين
    Singapurlu Lee Kuan Yew ve onun Pekin'deki taklitçileri, siyasi alanı demokrasiden mahrum bırakarak da gelişen bir kapitalizme, yüksek büyümeye sahip olmanın pekâlâ mümkün olduğunu reddedilemez biçimde kanıtladı. TED السياسي السنغافوري لي كوان يو ومقلّديه الكبار في بكين أظهروا بما لا يدعو مجالًا للشك أنه يمكننا تمامًا أن نحصل على رأسمالية مزدهرة، ونمو مدهش، بينما تبقى السياسة خالية من الديمقراطية.
    Önüne bak asker. Çinin başkenti olan Pekin'e neredeyse varmak üzereyiz. Open Subtitles نحن تقريبا في بكين عاصمة الصين
    Pardon, Bayan Parker. Pekin'e hoş geldiniz. Open Subtitles المعذرة سيدة باركر , مرحبا بك في بكين
    Video çekildikten birkaç saniye sonra, Beijing'deki insanlar Sydney'deki insanlar, Amsterdam'daki insanlar, Washington D.C.'deki insanlar bunu izliyordu. TED بعد ثوان من أخذ هذا الفيديو أناس في بكين وأناس في سيدني, وأناس في أمستردام وأناس في واشنطون العاصمة كانو يشاهدون هذا
    Fakat siz. Rus bakan Pekinde olduğuna göre... Open Subtitles ...اتكلم معاك كوزير روسي في بكين - رجاء، سيرجي -
    Bu ticaret savaşı rafinerisinin Pekin'den onay almasını engelliyor. Open Subtitles هذه الحرب التجارية تمنع المصفاة من اعتمادها في بكين
    Seni Peking'in yeni bir hamamına götüreceğim. Open Subtitles سوف أريك حمام منزلي جديد في بكين

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus