"في بيتِي" - Traduction Arabe en Turc

• evimde
• evime

Bu çocuğu daha fazla evimde istemiyorum.
أنا لا أُريدُ هذا الطفلِ في بيتِي أكثر من ذلك.

Yeni evimde sizinle uzun yıllar birlikte olacağımıza eminim.
وأَنا متأكّد بإِنَّنا سَنَتمتّعُ بكُلّ العديد مِنْ السَنَواتِ السعيدةِ هنا سوية في بيتِي الجديدِ.

Yemek davetini benim evimde vereceksin. - Gerçekten mi?
أنت يُمكنُ أَنْ تَأخُذَ حفلةَ العشاء في بيتِي.

evimde bana hiçbir şey için endişe etmememi söylemiştin.
وَقفتَ في بيتِي وأُخبرتَني بأنني ماعلي أَنْ أَقْلقَ بعد ألآن

evime ziyarete geldiğinizde herhangi bir karmaşa olmayacaktır. - Çok hoş olur. Ne dersin, Adela?
لَنْ يكون هناك فوضى عندما تزورانني في بيتِي

Yarın akşam evimde ufak bir parti veriyorum.
هاى. سَيكونُ عِنْدي جلسة صغيرة في بيتِي ليلة الغد.

Sanırım bu süre zarfında evimde kalman daha iyi olacak
أعتقد أنت من الأفضل أن تَبْقى في بيتِي لفترة

Polis para dolu bir çantayla onu evimde buldu.
الشرطة وَجدوه في بيتِي مَع يُكيّسُ ملئ بالنقدِ.

evimde CIA'den birini gördüğüme sevindim.
يسرّني جداً أن أرى وكالة المخابرات المركزية في بيتِي

Biliyormusun, Kendi evimde içemiyorum.
اتَعْرفُ، لا أَستطيعُ التَدْخين في بيتِي

bu sırada, lütfen kendinizi evimde tatmin etmemeye özen gösterin.
في هذه الأثناء، رجاءً حاولْ لَيسَ إلى السرورِ بنفسك في بيتِي.

Ailem gelene kadar kendi evimde kalmamın daha iyi olacağını düşündüm ama kapının dışında kaldım.
إعتقدتُ بأن الأمور ستكون على مايرام إذا بَقيت في بيتِي بينما والدي بالخارج لَكنِّي علقت

Kendi evimde bile şarkılarım takdir edilmiyor. Başkaları nasıl tekdir etsin.
حتى في بيتِي أغانيي لَمْ تقدّرْ.

-En son ruh ikizinle karşılaştığında parmaklarını onun saçları arasında gezdirmiştin ve o akşamı evimde saklanarak geçirmiştin.
آخر مَرّة قابلتَ توأم روحك... أنت وضعت أصابعكَ إلى شَعرِه وإنتهى الامر بالإختِفاء في بيتِي. معى مفتاحُ.

evimde kırk yıl yaşamak nasıldı?
هكذا كَانَ يَعِيشُ في بيتِي ل40 سنةِ؟

Şimdi siz gelmiş, evimde oğlumu taciz ediyorsunuz.
والآن هنا أنت في بيتِي مُضَايَقَة إبني.

Benim evimde üçlü seks yapmak çok büyük bir olaydır, Matt.
إمتِلاك الجنسِ الثلاثيِ في بيتِي a شيء مهم جداً، مات.

evimde o kadar büyük bir hamam böceği vardı ki, Shaq sandım.
l كَانَ عِنْدَهُ a صرصور في بيتِي كبير جداً , l إعتقدَ بأنّه كَانَ Shaq.

"Kendi evimde çok mutluyum"
"أَنا سعيدةُ جداً في بيتِي الخاصِ، شكراً لكم "

Sermayeyi de bir cinayet pornosundan mı alacaksın? evime girmeye hakkınız yok.
أنت لَيْسَ لَكَ حقُّ لِكي يَكُونَ في بيتِي.