Tecrübelerime göre bir baba, ailesi için çabaladığını bildiği zaman daha sıkı çalışır. | Open Subtitles | في تجربتي الشخصية يعمل الأب بجهد دائماً حينما يعمل لعائلته |
Tecrübelerime göre insanlar genelde palavra atıyor. | Open Subtitles | في تجربتي , كل هذا الكلام من الناس , فارغ |
Tecrübelerime göre dağa gelenlerin çoğu kendi çıkarlarını düşünüyorlar. | Open Subtitles | في تجربتي أولئك الذين الصعود إلى الأعلى فقط تذكر من أي وقت مضى لأنهم وصلوا هناك يفرضه الجهد الذي تبذله. |
deneyimlerime göre, işi bitirmen için gerekenlerin hepsi doğru plan, doğru insanlar. | Open Subtitles | في تجربتي الخاصة, كل ماتحتاجه لتنجز شيئا هو خطة صحيحة وأناس جيدون |
Benim deneyimlerime göre, hayır. | Open Subtitles | في تجربتي, لا. لا يمكن أن تستمر على هذا الحال. |
Ama benim Tecrübelerime göre... | Open Subtitles | ...لكن في تجربتي |
Tecrübelerime göre, en iyi suç atmalar "suç atılanın" ölmesiyle sonuçlanır. | Open Subtitles | في تجربتي أفضل المؤامرات تميل إلى الإنتهاء بقتل الملَفَق بالتهمة |
Pekâlâ, kişisel Tecrübelerime göre insanlar gerçekleri duymaktan memnun olur. | Open Subtitles | حسناً، في تجربتي القصصية الأشخاص يرغبون حقاً بسماع الحقيقة |
Tecrübelerime göre, itfaiye içindeki bazı buluşmalarda çok dikkatli olmak zorundasın. | Open Subtitles | في تجربتي المرافقة داخل العمل شيء عليك الحذر منه |
deneyimlerime göre çocuklar, zorlanmadıkları zaman daha iyi tepki verirler. | Open Subtitles | في تجربتي مع الأطفال فهم يتصرفون بشكلٍ أفضل عندما لا تجبرهم على ذلك |
-Benim deneyimlerime göre, Charlie daima cömert, sevecen, eğlenceyi seven ve duyarlı bir sevgili olmuştur. | Open Subtitles | "في تجربتي ... .. تشارليكاندائما... |
deneyimlerime göre. | Open Subtitles | في تجربتي... |