"في تناغم" - Traduction Arabe en Turc

• uyum içinde
• melodisi

Asırlar önce bu dört ulus da uyum içinde yaşıyordu.
.منذ وقت طويل ، عاشت الأمم الأربعة معاً في تناغم

Ve düşün bu, çocuklarımızın doğal bir şekilde, kendi bedenleriyle uyum içinde uyanabilmeleri için nasıl bir armağan olacak.
وتفكروا كم كان ليكون هدية رائعة لأطفالنا لو كان بمقدورهم الاستيقاظ بشكل طبيعي، في تناغم مع تكوينهم البيولوجي.

Her sesin kendi melodisi olduğu, ama bir araya gelince bir harmoni oluşturdukları fikriyle ün yapmıştır.
تتميز بفكرة أن كل صوت يشكل نغمة بها ولكن جنبا إلى جنب في تناغم

Sağlığın bir tanımı da belki bu akorun tam bir uyum içinde olmasıdır.
وأحد تعريفات الصحة ان يكون صوت ذلك الوتر في تناغم تام

O zamanlar insan ve hayvanlar uyum içinde yaşarlardı.
في ذلك الوقت عاش الانسان والحيوان في تناغم

Uzun zaman önce, bu dört ulus uyum içinde yaşıyordu.
.منذ وقت طويل, عاشت الأمم الأربعة معاً في تناغم

Uzun zaman önce, dört ulus birlikte uyum içinde yaşadı.
.منذ وقت طويل, عاشت الأمم الأربعة معاً في تناغم

Uzun zaman önce, bu dört ulus uyum içinde yaşıyordu.
منذ وقت طويل, عاشت الأمم الأربعة معاً في تناغم.

Uzun zaman önce, dört ulus birlikte uyum içinde yaşadı.
منذ وقت طويل, عاشت الأمم الأربعة معاً في تناغم

Asırlar önce bu dört ulus da uyum içinde yaşıyordu.
.منذ وقت طويل, عاشت الأمم الأربعة معاً في تناغم

Ayrıca meleklere özgü bir şey olsaydı bir melodisi olurdu.
جانب ذلك، إذا كان الملائكة، انها تريد ان تكون في تناغم.