Ridgefield Lisesinde son sınıf öğrencisiyim. | Open Subtitles | وانا طالبة على وشك التخرج هنا في ثانوية ريدجيفيلد |
Bugün itibariyle, McKinley Lisesinde yakantop yasağını vaat ediyorum. | Open Subtitles | بموجب هذا القانون اود أن اتعهد بحظر لعبة دودج بول في ثانوية ميكنلي |
William, geçen sene Dayton Lisesi'nde okulun hademesinin bir resmi elden ele dolaşıyordu. | Open Subtitles | ويليام , العام الماضي في ثانوية دايتون الغربية الصورة التي وزعت |
Bay Hasumi'nin geçen yıldan önce Kitahara Lisesi'nde öğretmenlik yaptığını. | Open Subtitles | في هذا العام قبل الماضي كان سيد هاسومي مُعَلِم في ثانوية كيتاهارا |
lisede en popüler kızdı. | Open Subtitles | لقد أختيرت الأكثر شعبية في ثانوية المقاطعة |
Genie lisesine giden kuzenimin arkadaşı duymuş. | Open Subtitles | صديق أبن عمي الذي يدرس في ثانوية جيني سمع هذا |
Beachwood Lisesi'ndeki en şatafatlı sürtük kraliçe arı kim? | Open Subtitles | من هي أكبر فاسدة في حفل ملكة النحل في ثانوية الشاطئ الخشبي ؟ |
Ashley lisesinin en popüler öğrencileriyle tanışın | Open Subtitles | انتبه أمامك أشهر الطلبة " في ثانوية " آشلي |
Whitewood ile ilgili ne biliyorsun? 15 yaşında, McKinley Lisesinde ikinci sınıf öğrencisi. | Open Subtitles | عمره 15 عاما في سنة ما قبل التخرج في ثانوية ماكنلي |
25 yıl önce Sadang Lisesinde efsaneydi ve Dongjak ilçesini kontrol altına almıştı. | Open Subtitles | كان أسطورة في ثانوية "سادانغ" وسيطر على منطقة "دونغ جاك" قبل 25 سنة. |
ve burada Marshall Lisesinde tercih edilen lisan İngilizcedir. | Open Subtitles | والانكليزية هي اللغة المختارة هنا في ثانوية مارشال |
North Shore Lisesinde ilk günüm | Open Subtitles | وكان يومي الاول في ثانوية نورث شور |
Merhaba Liberty Tigers, Liberty Lisesi'nde heyecan verici bir gün. | Open Subtitles | مرحباً في فريق ليبرتي تايغرز إنه يوم مفعم بالإثارة في ثانوية ليبرتي |
Profesör Brophey. Harding Lisesi'nde fizik öğretmenliği yapıyor. | Open Subtitles | أه، البروفيسور بروفي يعلم الفيزياء في ثانوية هاردينغ |
Önemli olan, evet bir şeyler denemek için zamanınız var ama Orson Lisesi'nde harika anılarım oldu. | Open Subtitles | المقصود هو أنه بالفعل كانت هناك أوقات للمحاولة لكن عندي الكثير من الذكريات العظيمة في ثانوية أورسن |
1962'de, Thompkins 17 yaşındaydı ve Sam Houston Lisesi'nde okuyordu. | Open Subtitles | في 1962 كانت تومبكيز ذات ال17 عام في ثانوية سام هيوستن |
Şu an lisede olabiliriz, ama lise çağında değiliz. | Open Subtitles | لربما نحن في ثانوية لكننا لسنا في الثانوية |
Ve ben sadece Ohio'dan tanınmamış, bu yaşa kadar lisede Glee kulübünde olan bir Musevi kızım. | Open Subtitles | وأنا مجرد فتاة يهودية غير معروفة من أوهايو، التي كبرت في نادي غناء في ثانوية. |
Palos lisesine ve SCU'ya gitmiş. | Open Subtitles | لقد درست في ثانوية بالوس هيلز و جامعة سانتا كلارا |
Truman kağıtları imzaladı ve üç gün sonra, Eastwood lisesine geri alındım birkaç ekstra ayrıcalıkla. | Open Subtitles | قام ترومان بالتوقيع على الوثائق وبعد ثلاثة أيام تم إعادة تسجيلي رسمياً في ثانوية إيستوود مع بعض الفوائد |
Ve şimdi karşınızda McKinley Lisesi'ndeki bu senenin Bölgesel Gösteri Korosu Yarışması hakemleri. | Open Subtitles | والآن الحكام لهذه السنة لعروض الفرق للمنافسة هيا هنا في ثانوية مكينلي |
Bu olayı öğrenince, Kitahara Lisesi'ndeki intiharlar ilgimi çekti. | Open Subtitles | لقد جعلني مهتم جداً في أمور الإنتحارية في ثانوية كيتاهارا |
Promiseville lisesinin en popüler kızı | Open Subtitles | هي الفتاة الأكثر شعبية في ثانوية "مدينة الوعد |