Detroit'te Player's Ball denen bir yerde pezevenkler ve fahişelerle beraberim. | Open Subtitles | بيل أنا في ديترويت , في ملعب ألكرة مع ألقوادين وألعاهرات |
Bu öğleden sonra bir hayal kurdum bir gün burada, Detroit'te... | Open Subtitles | كان عندي حلم هذا الظهر انني احلم ان هنا في ديترويت |
Daval Detroit'te bir psikiyatr tarafndan muayene ediliyor. | Open Subtitles | المتهمَ يفْحَصَ في ديترويت أَ مِن قِبل طبيب نفساني،. |
Detroit'teki bazı dostlarıma göre belki bir onyıl... | TED | لربما عقد من الزمان كما تنبأ اصدقائي في ديترويت |
Geçen hafta Detroit'e gelip bu adamı aradık. | Open Subtitles | نحنُ في "ديترويت" منذ إسبوع لإيجاد هذا الرجل. |
Geçen yaz burada, Detroit'de bir tane yapıldı, ve gelecek yaz Henry Ford'da bir tane daha yapılacak. | TED | الذي تم عقده مؤخراً في ديترويت .. في الصيف الماضي وسوف يعقد الصيف القادم في هنري فورد |
Bunun için büyük bir talep olacak ve biz bunu Detroit'te üreteceğiz. | Open Subtitles | ستكون هناك دعوة كبيرة لهذه الوحدة "و سنجعله هنا في " ديترويت |
Tarih bölümünde okumuş. Çalışmayı bırakmış. Detroit'te araba satıcısı olmuş. | Open Subtitles | تخصص بالتاريخ، ثم توقف عن الدراسة وأصبح تاجر سيارات في ديترويت |
Ben de Buddy'yi ya da Detroit'te ne aradığınızı Glenn Michaels'le buluşup buluşmadığınızı sormayacağım. | Open Subtitles | انت محق لواني أسئل عن بدي او ماذا كنتم تفعلون في ديترويت اوهلقابلتكمغليناملا .. |
Detroit'te Disco lnferno diye harika bir yerde. | Open Subtitles | في هذا المكان غير تقليدي في ديترويت دعا ديسكو جحيم. |
- Detroit'te tanıdıklarım var. - Seattle'daki adamların gibi mi? | Open Subtitles | اعرف بعض الرجال في ديترويت مثل رجالك في سياتيل |
El Salvador'da doğan bir bebeğin hayatta kalma şansı Detroit'te doğan bir çocuğun şansından fazla. | Open Subtitles | أي طفل رضيع ولد في السلفادور له فرصة أفضل في البقاء من طفل ولد في ديترويت |
Detroit'te on bin mühendis var, ve biz onların araba tasarlamayı bildiklerini sanıyoruz. | Open Subtitles | واااه حسناً حسناً عشرة الاف مهندس في ديترويت |
Hepsi de burada, fiyaskoya dönüşen şehir Detroit'te başladı. | Open Subtitles | وكل هذا بدء هنا في ديترويت منابع ماء النهر تذهب للخيبه |
Tamam, son bir haftadır Detroit'te bu adamı arıyorduk. | Open Subtitles | حسنا ، لقد تم في ديترويت في الأسبوع الأخير يبحث عن هذا الرجل. |
Detroit'te gösteri yapıyordum ve bu kadın kulise geldi ve "Evime gelip kokain çekmek ister misin?" dedi... | Open Subtitles | انا كنت اقوم بالعرض في ديترويت وهذه المرأة جاءت متخفية وهي ترغب ان ترجع |
Bilgi sahibi ve Detroit'te yaşıyor. | Open Subtitles | : ثم حصلت على كل المعلومات . هو يعيش في ديترويت وما إلى ذلك |
Muayene olmak için Detroit'teki bir askeri hastaneye gitmemi istiyorlar. | Open Subtitles | يُريدونَني أَنْ أَذْهبَ إلى مستشفى للجيشِ في ديترويت من اجل فحصِ. |
Turnedeydim, biliyorsunuz Detroit'teki oyun korkunç geçti. | Open Subtitles | كنت في رحلة عمل ، تعرفين ذلك غالباًلمنكننتوقفإلالليلة واحدة فقط.. مع أننا قضينا أسبوعاً مروعاً في ديترويت |
Christopher'ın yaşam süresi içinde yapay dölleme... spermleri Detroit'teki üretim zincirlerinde çalışan bir işçi kadar gereksiz hale getirecek. | Open Subtitles | خلال حياة كريستوفر التخصيب الاصطناعي سينقل السائل بدون جدوى كطابور عمال في ديترويت |
Kim ilk zili çalar ve doğru cevabı verirse, ödülümüzü... ..kazanacak ve finaller için haftaya Detroit'e gidecek. | Open Subtitles | من يضغط الجرس أولاً و يجيب إجابة صحيحة سيفوز باللقب وسيذهب لأسبوعنا النهائي الأسبوع القادم "في "ديترويت |
Detroit'de kazanan Speed Queen, $7,20 verdi... 4.60 ve 3.40 da ikinci ve üçüncü verdi. | Open Subtitles | في ديترويت الفائزة سبيد كوين ويكسبون 7,20 دولار اربعة دولار وثلاثة دولار ليدي سكوت كسبت 7 دولار و 4 دولار |
Detroit'ten ne çıkacağına bakalım. | Open Subtitles | فلنرى ما الذي وجدناه في ديترويت |