| İsteseydim, bu adamı polislikten ayırıp ömrünü bir manastırda tamamlatabilirdim. | Open Subtitles | لو شئت, يمكنني أن أجبر هذا الرجل على ترك الشرطة... و إنهاء حياته في دير. |
| Bu hayvanın kurbanları için bir hastane yaptıracağım. Eski bir manastırda. | Open Subtitles | إفتتحت مستشفى لضحايا الوحش في دير قديم |
| Bir zamanlar, çok uzun yıllar önce... ..bir Ortodoks manastırında yaşlı bir keşiş yaşarmış. | Open Subtitles | كان يا ما كان,في قديم الزمان كان راهب عجوز يعيش في دير أورثودوكسي |
| Başka çocuklarla birlikte bir Meksika manastırında yaşıyordu. | Open Subtitles | كان يعيش في دير مكسيكي مَع كُلّ الأطفال الآخرون |
| Hayır, beni uzak bir Manastırı basmaya giden altı kişilik ağır silahlı bir çeteye karşı gönderiyorsun, hem de yalnız. | Open Subtitles | لا .. لقد وضعتي لوحدي في مواجهه رجال مسلحين في دير بعيد .. هذا ليس بشأني |
| Görevimden istifa edip Douai'daki manastıra çekiliyorum. | Open Subtitles | أُقدم إستقالتي وأُعلن تقاعدي في دير "دواي". |
| 2001'de yerel seçimlerde Aşağı Dir'den bağımsız aday olarak belediye meclis seçimlerine katıldım. | TED | لذلك ترشحت لمنصب حكومي كمترشحة مستقلة في دير خلال الانتخابات المحلية لعام 2001. |
| Bu hayvanın kurbanları için bir hastane yaptıracağım. Eski bir manastırda. | Open Subtitles | إفتتحت مستشفى لضحايا الوحش في دير قديم |
| bir manastırda rahibelerle mi yaşıyorsun? | Open Subtitles | دير؟ أنتِ تعيشين في دير مع الراهبات؟ |
| Hayatının geri kalanını bir manastırda geçirecek. | Open Subtitles | ستعيش ما تبقى لها من حياتها في دير. |
| Aynı bunun gibi bir manastırda. | Open Subtitles | و في دير لا يختلف عن هذا كثيراً |
| Emniyette, Lucy. Romanya 'da bir manastırda. | Open Subtitles | (إنه بأمان يا (لوسي "إنه في دير بـ "رومانيا |
| bir manastırda büyüdüm efendim. | Open Subtitles | لقد نشأتُ في دير ، سيدي |
| bunun gibi tehlikeli işler yaparsan Bulgar manastırında bulursun kendini, ona göre. | Open Subtitles | ستقومين بتنظيف الحمّامات في دير بلغاري |
| Ya sen o İspanyol manastırında ne yapıyordun? | Open Subtitles | -ماذا كنت تفعل في دير أسباني على أيّة حال؟ |
| Ya sen o İspanyol manastırında ne yapıyordun? | Open Subtitles | -ماذا كنت تفعل في دير أسباني على أيّة حال؟ |
| Öğlen Carmelites Manastırı'nda. | Open Subtitles | في دير الكرمل حوالى الثانية عشرة. |
| Ticarethanesi burada Benediktbeuren Manastırı'ndaydı. | Open Subtitles | والتلسكوبات وغيرها من الأجهزة البصرية كانت شركته هنا في دير بينيديكت-بيريون القديمة |
| Ve Carfax Manastırı'na onun için üç kutu toprak getirildiğine. | Open Subtitles | و أن ثلاثة صناديق من تراب الأرض أوصلت له في دير (كارفاكس) |
| Kitap Koruyucuları suyun karşısındaki ana adaya götürmüşler onu Lona'daki manastıra götürecekler. | Open Subtitles | المسئولين عن الكتاب ... أخذوه عبر المياه، إلى الجزيرة الكبيرة، لوضعه في مكان آمن في دير (إيونا . |
| Dir'deki ofisimi kapatıp eyaletin başkenti Peshawar'a taşıdım. | TED | أغلقت مكتبي في دير وانتقلت إلى بيشاور، عاصمة إقليمي. |