avucunun içinde... tütünün kokusunu duyabildiğimi hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر أنني... كنت أستطيع شم رائحة التبغ في راحة يدك |
avucunun içinde... tütünün kokusunu duyabildiğimi hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر أنني... كنت أستطيع شم رائحة التبغ في راحة يدك |
Ve sen onları avucunun içinde tuttuğunda. | Open Subtitles | يمكنك الاحتفاظ بها في راحة يدك. |
Pekâlâ, avucunun içinde tut... | Open Subtitles | حسنا، ضعها في راحة يدك |
Eminim onları avucunun içine almışsındır. | Open Subtitles | حسنا, أنا متأكد أنكِ كنتِ تحملينهم في راحة يدك |
Görünüşe göre onları avucunun içine almışsın. | Open Subtitles | يبدو أنك وضعتهم تماماً في راحة يدك |
Floransa zaten senin avucunun içinde. | Open Subtitles | تملك "فلورنسا" في راحة يدك |