"في زي" - Traduction Arabe en Turc

• kostümünün içinde
• kostüm
• kostümü giyen
• kostümü giymiş
• kostümü içinde
• kıyafeti içinde
• kıyafetiyle

O balık kostümünün içinde kim vardı? Harika bir şeydi.
كل ما أريد معرفته، من كان في زي السمكة، كان هذا رائعاً

Buzz Lightyear kostümünün içinde ne kadar tatlıydı, hatırlıyor musunuz?
تتذكرون كيف كان جميلا في زي "بظ يطير" الخاص به؟

Muhtemelen kostüm giyiyordur-- bu insanlardan herhangi biri olabilir.
ربما أنه في زي تنكري قد يكون أي شخص هنا

Bir bakıyorsun, çekiç kostümü... giyen yaşlı bir kadın seni dövüyor.
ما تلبث أن تجد نفسك تتلقى لكمة في الوجه من سيدة مسنه في زي مطرقة

Hepimizin Stormtrooper kostümü giymiş bir kızla seks yapma hayali vardır, değil mi?
عن ممارسة الجنس مع فتاة في زي جندي العاصفة ، أليس كذلك ؟

Bu kocaman boğa kostümü içinde kimse vücudumu göremeyecek.
الان لن يتمكن أحد من رؤية جسدي في زي الثور السمين هذا

Kelebek kıyafeti içinde etrafta koşuşturmamı izlemen kafama iç çamaşırı atılması, hepsi gülmen için miydi?
مشاهدتي وأنا أتجول في زي فراشة واُقذف بالملابس التحتية، كل ذلك من أجل الضحك؟

Bu yüzden mi, fetiş balosuna gider gibi, etrafta hizmetçi kıyafetiyle dolaşıyorsun?
الهذا كنتي تتبختري في زي الخادمة الصغيرة كأنك ذاهبه الى مباراة كرة؟

O zeytin kostümünün içinde çok komiktin.
وكنت مضحكة جدا في زي الزيتونة ذلك

Kıllı bir kostüm içine girmiş, bir çocuk.
في زي رجل مليء بالشعر.

Chris'in kostüm giydiği o kadar bariz ki.
هذا واضح أنه (كريس) في زي تنكري!

Aman Tanrım. Bu o. Öldürüldüğünü gördüğüm, şeytan kostümü giyen adam bu.
يا إلهي ، هذا هو ، هذا الرجل في زي الشيطان الذي رأيته يُقتل

Tamam dostum, yeter artık. Otur hadi. Hani bir de Comic Con'da Ay Savaşçısı kostümü giyen şişko kız vardı.
ماذا عن هذه الفتاة البدينة في زي سايلر مون" في الكوميك كون ؟"

Burada dediğine göre: bir cüce tarafından beslenen bale kostümü giymiş şişman kızdan sola dönmeliymişiz.
مكتوب هنا أنه علينا التوجه يساراً عند حسناء سمينة في زي الباليه يطعمها رجل قصير

Gösteri, kuğu kostümü giymiş sahipsiz bir boru dansçısının geçen süre zarfında, tüylerini tek tek dökmesi ve en sonunda sevdiği adam ile buluşmasını anlatıyor gibi.
إنها نوعا ما... إنها زوجة راقصة في زي بجعة الذي يزال ريشه

Ya. Harika Kadın kostümü içinde Cohen tarafından reddedildim, ve sen hırsızlık yaparken yakalandın.
نعم, حصل أنني رفضت من قبل "كوهين" في زي المرأة المعجزة

Ama onun yerine, bebek idrarı ve terli koltukaltı gibi kokan iğrenç, mavi bir dinozor kostümü içinde sümüklü çocukları eğlendiriyorsun.
ولكنفيالحقيقةانت تسليالاطفالالمزعجون... في زي ديناصور سخيف... رائحته تشبه رائحة الإبط و بول الاطفال

Eğer koca göbekli bir domuz değilse, koca göbekli domuz hacı kıyafeti içinde veya ot değilse, sürprizinle ilgilenmiyorum.
لا أودّها مالم يكن خنزير، او خنزير في زي حاج، أو حاج في زيّ خنزير، أو مخدّرات فحسب.

Aman tanrım, hırsız kıyafeti içinde çok güzel görünüyorsun!
يا إلهي, أنت تبدين لطيفة جداً في زي اللص

Uşak kıyafetiyle çok iyi görünüyorsun.
أنت أنيقٌ جداً في زي الخادم الخاص الجديد