Örneğin, Julius Sezar Afrika'ya vardığında Kuzey Afrika'nın geniş bir kısmı sedir ve selvi ormanları ile kaplıydı. | TED | على سبيل المثال عندما وصل يوليوس قيصر .. الى شمال افريقيا الى المناطق الممتدة في شمال افريقيا كانت مكسية بغابات الارز والسرو |
Ayrıca Kuzey Afrika'nın Müslüman olmayan topluluklarının, Animistlerin, hatta bazı Hristiyanların, ve hatta Kuzey Afrika'daki bir Musevi kabilenin kadın sünneti yaptığı bilinmektedir. | TED | ولكن ايضاً غير المسلمين في شمال افريقيا أيضاً سواء الوثنيون .. او بعض المسيحين .. وحتى بعض القبائل اليهودية في شمال افريقيا .. يمارسون ختان المرأة |
Ve oldukça manidar bir şekilde, sadece bazı Müslümanlar bu uygulamayı yaparlar. Kuzey Afrika'daki Müslümanlar, başka yerlerdekiler değil. | TED | وبعض المسلمين يمارسون هذا التصرف اليوم وليس فحسب المسلمين في شمال افريقيا يقومون بهذا .. |
Kuzey Afrika'daki katı rejim çoktan peşine düşmüş durumda. | Open Subtitles | انظمة اجرامية في شمال افريقيا تحاول بالفعل الحصول عليها |
Hepsi de Kuzey Afrika'daki farklı yerlerle bağlantılı. | Open Subtitles | الكل يربط أماكن مختلفة في شمال افريقيا |