Bir Gazetede bunun hakkında bir şeyler okumuştum zannediyorum, | Open Subtitles | يبدو لي انه حسبما اتذكر عن رمح ما قرأت عنه في صحيفة شيفيرد |
İnsanlar eskiden büyük bir Gazetede çalıştığını nasıl anlar biliyor musun? | Open Subtitles | تعرفي ماذا يمكنهم اخبارنا أنتِ تَعْملُِي في صحيفة حقيقية؟ |
New York Times'ta okudum adını, ölüm ilanlarında. | TED | قرأت عنه في صحيفة نيويورك تايمز، في صفحة النعي. |
Alman Konsolosluğu olaydan sonra New York Times'a ilanlar vererek, | Open Subtitles | في الحقيقة ,وَضعتْ السفارةُ الألمانيةُ إعلاناتٍ في صحيفة النيويورك تايمزِ |
Cerrahi Eğitim dergisinde 52 makalesi yayınlanmış. 52 mi? | Open Subtitles | نشرت 52 مقالة في صحيفة التعليم الجراحي 52? |
İşte bir takım araştırmacı tarafından The New York Times gazetesinde serbest kürsü sayfasında yayınanan araştırma. | TED | هنا دراسة قام بعض الباحثون بنشرها كمقال في صحيفة نيو يورك تايمز |
Okul gazetesindeki o aptalca yazıyla sonlandı. | Open Subtitles | هذا لانهم نشرو مقالة سخيفة عن ذلك في صحيفة المدرسة |
Tabi bu durum benim gibi Los Angeles Times'taki makaleyi okuyana kadar sürer. | TED | حتى تقرأ، كما قرأت، إعلاناً في صحيفة لوس انجلوس. |
Gazetede yeni okudum, bir Rus'a domuz kalbi takmışlar. | Open Subtitles | لقد قرأت في صحيفة أنهم قد وضعوا قلب خنزير في شاب روسي |
Yok, bu Gazetede değil. Daha önce okuduğum bir Gazetede. Bu gazete bana o gazeteyi hatırlattı. | Open Subtitles | انه ليس على هذه الصحيفة ، كان المقال في صحيفة قرأتها سابقاً ، وهذه ذكرتني بالأخرى ، عموماً |
Yarınki Gazetede yayınlamak istedikleri fotoğrafın bu işte. | Open Subtitles | وهذه هي الصورة التي سوف ينشرونها في صحيفة الغد |
Beş dolara sahte bir Gazetede komik manşetli bir haber olabilirsiniz. | Open Subtitles | حسنا، لخمسة دولارات، يمكن أن تحصل على صورتك في صحيفة وهمية مع عنوانا مضحك. |
Benim adım Amy Padnani ve New York Times'ta ölüm ilanları masasında bir editörüm. | TED | اسمي إيمي بادناني، وأعمل مُحررة في قسم الوفيات في صحيفة نيويورك تايمز. |
Zach'in doğum günü partisinde tanıştığım, New York Times'ta yazan başka bir kız daha var. | Open Subtitles | أيضاً هنالك فتاة أخرى قابلتها في حفلة عيد ميلاد صديقي زاك الذي يكتب في صحيفة نيويورك تايمز |
Amazon'da bir reklam görmek yerine, New York Times Kitap İncelemesi'ndeki dükkanı görüyorsunuz. | TED | لذا فبدلًا من مشاهدة إعلان لشركة أمازون، ترون المتجر، لنقل، في صحيفة نيويورك تايمز لنقد كتاب. |
Dediklerim kuruntu gibi gelebilir; fakat bunu kanıtlayan ilk makale Nature dergisinde 1969'da yayımlandı. | TED | قد يبدو ذلك تأملياً لكن الورقة الأولى التي شرحت هذا وقع نشرها في صحيفة "ناتشر" في عام 1969. |
Jobs Wall Street dergisinde tam sayfa reklam yayınlamış gezegendeki en büyük bilgisayar şirketiyle alay ediyor. | Open Subtitles | لقد قام بإعلان مساحته 4 صفحات في صحيفة "وول ستريت"، ويسخر فيه من أكبر شركة كمبيوتر في العالم |
Efendim, lise gazetesinde çalışıyordum efendim! | Open Subtitles | كُنْتُ أكتب في صحيفة مدرستي الثانوية يا سيدي |
Evet, resmini ünlü üniversite gazetesinde görmüştüm. | Open Subtitles | أنا، لقد رأيت صورتك، ضمن مشاهيرنا في صحيفة الجامعة. |
Baltimore gazetesindeki ilanda böyle yazıyordu. | Open Subtitles | هكذا كان الإعلان في صحيفة بالتيمور |
Times'taki iş arkadaşlarımdan biri bir sokağa bakıp bir şekilde bir patlayıcı, bir kara mayını olup olmadığını saptayabilen askerlerle ilgili harika bir haber yaptı. | TED | احد الزملاء في صحيفة التايمز كتب قصة رائعة عن الجنود في العراق الذين بامكانهم النظر في الشارع وبطريقة ما يحدد ما اذا كان يوحد هناك عبوات ناسفة,الغام ارضية , في الشارع |