Senin gözlerinde benimkisiyle aynı ifade var. | Open Subtitles | أنا أرى في عيونك بأنك قد مررتي بنفس تجربتي. |
Son test sonuçlarına göre, gözlerinde hiçbir sorun yok. | Open Subtitles | حسب آخر النتائج، لا يوجد خطأ في عيونك |
Ve çok geçmeden o yeşil gözlerinde yumuşak, öpülesi dudaklarında, genç kaslı vücudunda kayboldum. | Open Subtitles | ولم يمض وقت طويل حتى ضعت في عيونك الخضراء. ونعومة شفاتك، و... وجسمك الرياضي... |
Ne zaman Dom arabasına binip gitse senin gözlerin doluyor. | Open Subtitles | عندك الدموع دائما في عيونك متى يبتعد دوم؟ |
gözlerine bakarak şunu söyle eve kocanın son bakışını getirdim. | Open Subtitles | قل ذلك في عيونك بأنك أحظرت النظرة الأخيرة لزوجها |
- Ölümümü senin gözünde gördüm. | Open Subtitles | أري مقتلي في عيونك |
"Her şehrin mutluluğu senin gözlerinde hayat sürer." | Open Subtitles | ♪ في عيونك تسكن سعادة المدن بأكملها ♪ |
gözlerinde garip bir yansıma var. | Open Subtitles | يكون هناك لمعان مضحك في عيونك |
Ve gözlerinde, ben kendimi görebiliyorum. | Open Subtitles | وانا ارى وجهي في عيونك. |
Bu gece... bunu gözlerinde gördüm. | Open Subtitles | الليلة , اراها في عيونك |
gözlerinde bir şey var. | Open Subtitles | لن تنسيني ,؟ هناط شئ في عيونك |
Onu gözlerinde görebiliyorum. | Open Subtitles | أنا أستطيع رؤيته في عيونك. |
gözlerinde uyuyan rüyaların şimdi canlandı. | Open Subtitles | "الحلم الساكن في عيونك الان تحقّق" |
gözlerinde uyuyan zaman şimdi canlandı. | Open Subtitles | "الوقت الذي يستريح في عيونك نهض الآن" |
gözlerinde sorun mu var? | Open Subtitles | هل لديك مشكلة في عيونك ؟ |
Ama gözlerin babasına bakıyor gibi baktı. | Open Subtitles | لكنّي نظرتُ في عيونك مثلما نظر أبّي في عيوني. |
Doğru Paro.Sen o eve o güzelim gelinliğin ile girdiğin zaman peçenin altında gözlerin hayal gibi parıldıyacaklar. | Open Subtitles | حقيقة يا (بارو) عندما تخطي بداخل البيت وانت متزينة بزينة العرس سيكون هنالك أحلام في عيونك تحت الخمار المغطي لوجهك |
Bu yüzden önümüzdeki dört buçuk dakikayı, sen ölürken buğulu mavi gözlerine bakarak geçireceğim. | Open Subtitles | لذا ربما أيضاً سوف أقضي الأربع دقائق ونصف القادمة أحملق في عيونك الزرقاء الحالمة وانا أشاهدك تموت |
O güzelim gözlerine bakmama izin verdiğin için para sende kalabilir. | Open Subtitles | إعتبريهم مقدّم لتركِ أحدّق في عيونك الجميلة |
- Jesse'de bu planı düşünüp bir şekilde senin gözünde borcunu ödemiş olacaktı. | Open Subtitles | لذا خرج، (جيسي) بهذه الخطة لتعويض نفسه في عيونك |