"في غابة" - Traduction Arabe en Turc

    • bir ormanda
        
    • ormanında
        
    • Ormanı
        
    • Ormanındaki
        
    • 'ta orman
        
    • ormanından
        
    • ormanlarında
        
    • Ormanındayız
        
    • da ormanda
        
    Bu görüntüler, yakın zamanda, yakınımızdaki bir ormanda çekilmiş, dişi bir Kral kobranın yuva yapma görüntüleri. TED انتم تشاهدون صورا ملتقطة حديثا في غابة قريبة من هنا لأنثي كوبرا تصنع عشها
    Foch Paris'in 45 mil kuzeydoğusundaki Compiégne'de demir yolunun sorunsuz kullanıldığı gözden uzak bir ormanda Almanlarla görüşmeyi seçti. Open Subtitles فوش" إختار مقابلة الألمان" في"كومبيان" 45 ميل شمال شرق باريس في غابة معزولة عبر خطّ سكة حديدية يجرى بإنتظام
    Üç kişi Kral'ın ormanında değişik, kanatlı bir yaratıkla karşılaşmışlar. Open Subtitles ثلاثة رجال حاربوا مخلوق غريب مجنح موجود في غابة الملك
    Fırtınadan sonra, küçük bir kasabanın ormanında bulunmuş ölü bir evsiz gibisin. Open Subtitles حسناً، من الأفضل أن تكون متشرد ميت في غابة إحدى المدن الصغيرة
    Bunlar, slayt gösterisinin başında göreceğiniz Great Bear Yağmur Ormanı'nda yaşayan küçük bir ayıya ait dört görüntü sadece. TED والصور التي سوف ترونها في بداية العرض . . الاربع صور الاولى هي لدب صغير يعيش في غابة الدببة الكبرى
    Onun yerine, tropik yağmur Ormanındaki çeşitlilik ve yoğunluktan daha çok yaşam buluyoruz. TED لكننا وجدنا أشكال حياة متنوعة عديدة وأكثر كثافة من الكائنات في غابة مدارية.
    bir ormanda yaşamak için Central Park apartmanımı bırakmadım. Open Subtitles أنا لن أتخلى عن بيت في المتنزه المركزي من أجل العيش في غابة
    Hepsi birbirinden güzel ve büyüleyici ağaçlarla dolu bir ormanda gibiyiz. Open Subtitles الأمر يبدو كما لو كنا في غابة ذات أشجار كثيفة كل واحدة منها جميلة ورائعة
    Eşkıyanın biri mücevherleri taşıyan kervana Rangun'un kuzeyindeki bir ormanda saldırıp yağmaladı. Open Subtitles و لكن قافلتهم تم الهجوم في غابة من قبل قاطع طريق
    Gidip sidikli Disney kahramanlarınla bir ormanda kaybolmuyorsun? Open Subtitles مختل عقلي يبول في طائرة متوجهة إلى باغهيرا و من ثم تذهب لتضيع في غابة ؟ ثم تلغم قضيبك بقنبلة يدوية و تقفز من فوق شجرة
    Berrak yol kaybolduğu için yaşam yolunun ortasında kendimi karanlık bir ormanda buldum. Open Subtitles عند منتصف الطريق في رحلة الحياة وجدت نفسي في غابة مظلمة لأني أضعت المسار الصحيح
    Bugünün ormanında veya Bugünün hayvanat bahçesinde. Open Subtitles في غابة معاصرة ، أو حديقة حيوانات معاصرة
    Üyelerden biri, sadece yağmur ormanında yaşayan özel bir türle ilgili bir film gösterecekmiş. Open Subtitles النادرةِ والأنواع المعرَّضة للخطرِ وَجدتْ فقط في غابة الأمطار الإستوائيةِ.
    Doktor, yağmur ormanında değiliz, dostum. Open Subtitles دكتور نحن لسنا في غابة الأمطار الإستوائية،
    Dubovoi Bölüğü'ndeniz. Bölük, Parkovsky Ormanı'nda. Open Subtitles نحن من فرقة دوبوفوي الفرقة في غابة باركوفسكي
    Katma Ormanı yakınlarındaki en küçük üç istasyon. Open Subtitles أصغر ثلاث محطات على خط ماتيفس في غابة كاتما
    Yakınlardaki Sarı Humma Enstitüsü araştırmacıları, Zika Ormanındaki bir maymunda bilinmeyen bir virüs tanımladılar ve adını bu şekilde aldı. TED فالباحثون قرب "معهد أبحاث الحمى الصفراء" حددوا فيروسًا غير معروف في قرد في "غابة زيكا" ومن هنا حصل على اسمه.
    Tom Hanks ölebilir Los Angeles'ta orman yangını çıkabilir. Open Subtitles . ومنها موت توم هانكس , يمكن الآن أن يشب حريق في غابة لوس انحلوس.
    -Roundstone ormanından. -Buraya yakın. Open Subtitles في غابة " روندسوتون "، ليس بعيداً عن هنا
    Mincayani, yağmur ormanlarında büyümüştü. Open Subtitles لقد ترعرع مينكايانيي في غابة الأمطار الإستوائية
    Ama Dean Ormanındayız. Open Subtitles . نبحث عن حيوان مفترس كبير . ولكننا في غابة دين
    Vankomisini 1953'te Borneo'da ormanda bir çamurlu su birikintisinin içinde bulduk. TED وجدنا الفانكومايسين في بركة الطين في غابة في بورنيو عام 1953.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus