"في غرفة الاستراحة" - Traduction Arabe en Turc

    • dinlenme odasında
        
    • Mola odasındaki
        
    Saldırı mı? dinlenme odasında birkaç kez sarılmıştım sadece. Open Subtitles الاعتداء، يا رجل، أنا قمت بحملها هنا مرات قليلة في غرفة الاستراحة
    dinlenme odasında çörek olduğunu sakın söyleme. Open Subtitles لا تخبريها أن هناك كعك في غرفة الاستراحة
    Onunla dinlenme odasında sıkışıp kalırsan, sıçtın demektir. Onu atlatamazsın. Peki nasıl başa çıkıyordunuz? Open Subtitles إذا علقت معه في غرفة الاستراحة , إنسى ان تخرج حسناً كيف تصرفت معه ؟
    Mola odasındaki tüm doğumgünü kutlamalarında, tüm emeklilik partilerinde, Open Subtitles كل كعكة عيد ميلاد في غرفة الاستراحة كل حفل تقاعد
    Mola odasındaki yazıyı okudum. Takım çalışmasında "ben" yoktur. Open Subtitles لقد قرأت الإشارة في غرفة الاستراحة لا يوجد "أنا" في العمل الجماعي
    Hensley seni hemen dinlenme odasında görmek istiyor. Open Subtitles هنسلي يريد ان يراكي في غرفة الاستراحة الان.
    dinlenme odasında hayvanca sevişmeden donmuş pizzaya ve altyazılı bir film izleyip kucaklaşmaya geçtik. Open Subtitles نحن انتقلنا من جنس الحيوانات في غرفة الاستراحة الى بيتزا مثلجة وعناق امام فيلم كان يجب علي ان اقرأ ترجمة له
    Alex'i dinlenme odasında bulduğumuzda bayılmadan önce ne dediğini hatırlıyor musun? Open Subtitles هل تذكرين ما قاله آليكس عندما وجدناه اول مرةٍ في غرفة الاستراحة قبل أن يغمى عليه؟
    Onu dinlenme odasında gördüm yemeğe götürmek istediğimi söyledim. Open Subtitles لذا ، عندما رأيتها في غرفة الاستراحة طلبت منها الخروج لتناول العشاء
    Bugün dinlenme odasında onunla mahsur kalan bir ben miydim? Open Subtitles هل انا الوحيد الذي علق في غرفة الاستراحة معها اليوم ؟
    - Fark ettiniz mi bilmiyorum ama dün dinlenme odasında bir kaza oldu. Open Subtitles لا اعلم ان كنت لاحظت لكن حصلت حادثة في غرفة الاستراحة
    dinlenme odasında yaptığı herşeyi biliyorum. Open Subtitles أجل، أعلم بشأن فعلته في غرفة الاستراحة.
    - dinlenme odasında çörek var. Open Subtitles اتعلم , هناك دونات في غرفة الاستراحة
    dinlenme odasında beni bekliyor. Open Subtitles انه ينتظرني في غرفة الاستراحة.
    dinlenme odasında işi götürdüğünü söylemedim ki. Open Subtitles لم أقل أنكِ كنتي تصدرين ضجيجاً في غرفة الاستراحة .
    dinlenme odasında patronlarından, yattıkları ya da yatacakları kızlardan, arabalardan, motosikletlerden konuşurlar. Open Subtitles في غرفة الاستراحة... لا يتكلمون إلا عن رؤسائهم، عن الفتيات التي ضاجعوها أو سيضاجعوهن، عن سياراتهم الرياضية وعن الدراجات البخارية هذه الأيام...
    Mindy dinlenme odasında, Crystal'in kilden büstünü yapıyor. Open Subtitles اه ، (ميندي) في غرفة الاستراحة (تصنع تمثال رائع من الطين لـ(كريستال

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus