"في قراءة" - Traduction Arabe en Turc

    • okumaya
        
    • okumada
        
    • okurken
        
    • okumakta
        
    • okuyarak
        
    Buna rağmen, çizgi roman okumaya devam ettim ve hatta kendim çizmeye başladım. TED بالرغم من ذلك، استمررت في قراءة الكتب المصورة، وحتى أني بدأت أصنعهم.
    Ama şans eseri bu kitabı buldum ve okumaya başladım ve kitabı çok dikkat çekici buldum. TED ولكني أبحرت في قراءة هذا الكتاب وأيقنت تماما أنه كتاب رائع.
    Ortalama bir telefonda bulunan popüler uygulamaların şartlarını okumaya koyulduk. TED بدأنا في قراءة شروط التطبيقات الشائعة على الهاتف العادي.
    Genelikle yüzden özellikleri okumada gerçekten iyiyimdir. Open Subtitles أَنا عادة حقاً جيّد في قراءة الميزّاتِ الوجهيةِ.
    Müziği okurken, kesin ve çalışılmış hareketlerini yaparken dışarıdan sakin ve odaklanmış gözüküyor olabilirler. TED قد يبدون من الخارج بحالة من الهدوء والتركيز في قراءة النوتة وتطبيق الحركة المطلوبة بدقة وحرفية
    İngilizce okumakta iyi gidiyorum. Ben bir yazar değilim. Open Subtitles أعمل بجد في قراءة اللغة الإنجليزية و لست كاتبة
    Zamanını şiir okuyarak harcamanın uygun bir davranış olduğunu mu düşünüyorsun? Open Subtitles هل تجدها انه من المناسب ان تضيع وقتك في قراءة الشعر؟
    Eğer bilmiyorsanız derhal kitap okumaya başlasanız iyi olur. -Yani? Open Subtitles ان لم تكن تعرف فمن الأجدر لك البدء في قراءة الكتب بين الفينة والأخرى
    Oh, şu garip eski kitaplardan okumaya başladı. Open Subtitles أوه , لقد بدأ في قراءة هذه الكتب القديمة الغريبة
    Postaları okumaya ve mektupları cevaplamaya yardım etmeni istiyorum. Open Subtitles أحتاج لمساعدة في قراءة البريد و الرد على الرسائل.
    Tarımsal Amerika hakkındaki kitabını okumaya başladım ve Pilgrim'lerin alkolik olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu. Open Subtitles بدأت في قراءة كتابك عن أمريكا الزراعية ولم يكن لدي فكرة بأن الرّحالة كانوا مدمنين على الكحول
    Hükümetin benim kişisel e-postalarımı okumaya ne hakkı var ki? Open Subtitles ما الذي يعطي الحكومة الحق في قراءة رسائلي الشخصية؟
    İyi niyetle Kuran'ı okumaya başladıktan sonra ona has farklılıklardan ötürü vazgeçmiş birçok gayrimüslim tanıyorum. TED أنا أعرف الكثيرين من غير المسلمين الحسني النية الذين قد بدأوا في قراءة القرآن ولكن تخلوا عن ذلك لإرتباكهم لكونه متعلقاً بثقافةِ آخرين.
    Dergi yazılarını okumaya, bilim yarışmaları hazırlamaya, bilim fuarlarında yer almaya başladım; özellikle istediğim bilgiye ulaşmak için yapabileceğim her şeyi yaptım. TED بدأت في قراءة الصحف الأكاديمية، بدأت بمسابقات علمية، بدأت المشاركة في معارض العلوم، والقيام بأي شيء أستطيع فعله للحصول على المعرفة التي أردتها بشدة.
    Bir telefon şirketinin bölge müdürüydü. Akıl okumada çok da iyi değilmişsin. Open Subtitles مدير تنفيذي في شركة هاتف أنت لست جيد في قراءة الأفكار
    Aynı zamanda diğer hayvanların izlerini okumada da daha iyiye gidiyordu. Open Subtitles انه الان يتحسن في قراءة اثارالحيوانات الاخرى
    Ayrıca insanları okumada da iyiyizdir. Mesela sen. Open Subtitles نحن أيضاً بارعين في قراءة الناس مثلكَ على سبيل المثال
    Jane Eyre'i okurken beni en çok etkileyen şey kitabın kendi zamanından çok ileride olmasıydı. Open Subtitles مااذهلني في قراءة جين اير ان الكتاب كان سابقا لعصره
    Jane Eyre'i okurken beni en çok etkileyen şey kitabın kendi zamanından çok ileride olmasıydı. Open Subtitles مااذهلني في قراءة جين اير ان الكتاب كان سابقا لعصره
    Hey. Siz aptallar menüyü okurken yardıma ihtiyacınız olursa, bana haber verin. Open Subtitles أنت ، اذا كنت يا ابله بحاجه لمساعده في قراءة القائمة ، اعلمني
    İngilizce okumakta iyi gidiyorum. Ben bir yazar değilim. Open Subtitles أعمل بجد في قراءة اللغة الإنجليزية و لست كاتبة
    Hoş kızları severim. Sadece vaktimi onları okuyarak geçirmekten hoşlanmam. Open Subtitles ولكنني أظن أني اضيع وقتي في قراءة مثل هذه المجلات

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus