"في قلبها" - Traduction Arabe en Turc

    • Kalbinde bir
        
    • kalbinden
        
    • kalbine bir
        
    • Kalbinin tüm
        
    • sayfada kalbinde
        
    Kalbinde bir sorun olabiir ya da eterle ters etki yapan bir ilaç almış olabilir. Open Subtitles رُبما كانت مُصابة بخلل في قلبها أو تناولت دواء ما يتفاعل بشكل سيء مع الأثير
    Kalbinde bir kısa devre gibi. Open Subtitles مثل حدوث ماس كهربائي في قلبها.
    kalbinden vurulmuş, şehir merkezinde bulunmuş. Open Subtitles وُجدت بممر في المدينة مصابة بطلقة في قلبها
    Kanatlarından yayılan gaz saate 965 bin km hızla ölen bir yıldızın kalbinden çıkıyor. Open Subtitles أجنحتها مراجل تغلي بالغازات تقذف بسرعة 600,000 ميل بالساعة من النجم الميت في قلبها
    Her kadının kalbine bir delik vardır ve bacaklarının arasındaki delikle bağlantılıdır. Open Subtitles كل فتاة بها ثقب في قلبها وهو متصل للثقب بين ساقيها
    Şeytani Kraliçe! Yaklaşın ve kalbine bir ok saplayın! Open Subtitles الملكة الشرّيرة، تقدّموا و اغرزوا سهماً في قلبها
    Kalbinin tüm güzel koku şişelerini açtı. Open Subtitles ".. إنه يفتح قنينة من العطر في قلبها"
    O sayfada kalbinde aslında kimin olduğunu yazmış. Open Subtitles حيثت تقول فيها من هو حقا في قلبها ؟
    Kalbinde bir delik var, değil mi? Open Subtitles ان لديها ثقب في قلبها .. اليس كذلك؟
    - Kalbinde bir delikle doğmuş. Nasıl der... - Ne? Open Subtitles ولدت ولديها ثقب في قلبها كيف , ماذا ؟
    Ama hâlâ Kalbinde bir yerim var. Open Subtitles لكنْ ما تزال لديّ مكانةٌ في قلبها.
    Sorun kalbinde. Kalbinde bir şey var. Open Subtitles أنه قلبها، هناك شئ ما في قلبها
    Kalbinde bir delik vardı. Open Subtitles هي كانت قد ولدت بثقب في قلبها
    Yani düğün planlamacısı kalbinden bıçaklanmış. Open Subtitles هذا يعني أن منسقة الأفراح طٌعنت في قلبها
    Hayır, hamile inekti. Hamile ineği kalbinden bıçakladı. Open Subtitles كلا، لقد كانت بقرة صغيرة، و قد طعنها في قلبها.
    Aslında orası öyle. Kraliçe'yi kalbinden vuramazsın. Open Subtitles إنّه ملصق في الواقع لا يمكن طعن الملكة في قلبها
    kalbine bir oku hak etmiyordu. Bu adam şehri hayal kırıklığına uğratmadı. Open Subtitles لم تستحقّ سهمًا في قلبها وهذا الرجل لم يُخزِ هذه المدينة
    Şimdi gidip Belle'i bul ve kalbine bir ok sapla. Open Subtitles والآن اذهبي واعثري عليها واغرسي سهماً في قلبها
    İlişkinin kalbine bir kazık saplamalısın. Open Subtitles يجب أن تطعن تلك العلاقة في قلبها
    Kalbinin tüm güzel koku şişelerini açtı. Open Subtitles ".. إنه يفتح قنينة من العطر في قلبها"
    Ve o sayfada kalbinde aslında kim olduğunu yazmış. Open Subtitles حيث تقول فيها من هو حقا في قلبها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus