"في مؤتمر صحفي" - Traduction Arabe en Turc

    • basın toplantısında
        
    • basın konferansında
        
    Yıllar önce Irak'taki bir basın toplantısında George Bush'a atılan ayakkabılardı onlar. TED والتي تم رميها على الرئيس الامريكي جورج بوش في مؤتمر صحفي في دولة العراق منذ عدة سنوات
    Burada senin yapman gereken... düzenlediğim basın toplantısında formülün etkisini Phleer'e kanıtlaman. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو اثبات أن الصيغة تعمل في مؤتمر صحفي أعده بنفسي
    Bu ilgiden oldukça hoşlanan Tesla, bir basın toplantısında bütünüyle yeni bir güç kaynağı keşfettiğini duyurdu. Open Subtitles مستمتعا بالاهتمام اعلن تيسلا في مؤتمر صحفي انه اكتشف مصدر جديد للطاقه
    Evet, bir basın konferansında ona baba diye hitap ettim bu yüzden daha sonra bu hitabı kullanmaya karar verdim. Open Subtitles نعم، لقد ناديته بأبي ذات مرة في مؤتمر صحفي من وقتها قررت أن أستخدم لقبه طوال الوقت
    Evet, bir basın konferansında ona baba diye hitap ettim bu yüzden daha sonra bu hitabı kullanmaya karar verdim. Open Subtitles نعم، لقد ناديته بأبي ذات مرة في مؤتمر صحفي من وقتها قررت أن أستخدم لقبه طوال الوقت
    Bu harika kardeşim! basın toplantısında açıklayacaklar. Open Subtitles ذالك رائع يا أخي الصغير هم سيذيعونة في مؤتمر صحفي
    Bir basın toplantısında açıklama yaparken. Open Subtitles متى التقيتم؟ في مؤتمر صحفي. خلال صفقة ما
    Ve bu adam basın toplantısında bile konuşmuyor. Open Subtitles والان هذا الرجل الذي كان في مؤتمر صحفي قبل ايام هو لايتحدث
    Yarınki basın toplantısında bir açıklamada bulunacağız. Open Subtitles في مؤتمر صحفي غداً كل تلك المسائل
    Detaylı açıklamaları bugün öğleden sonra basın toplantısında yapacağım fakat sismolojik veriler yerkabuğunda şiddetli ve büyük ...anormalikler tespit etti Open Subtitles سأخبركِ بالتفاصيل في مؤتمر صحفي هذا المساء... لكن المعلومات كشفت عن حقائق هائلة... متوافقة مع نشأة الأرض
    Bu sabah erken saatlerde yapılan basın toplantısında askerî yetkililer bu felaketin havadan kaynaklanan bir faktörden olduğunu iddia eden bir bildiri yayınladı. Open Subtitles في مؤتمر صحفي في الصباح هذا اليوم الباكر المسؤولون العسكريون اصدروا بيان مدعين أن اسباب هذه الكارثة يبدوا ان هناك دخيل ينتقل في الجو
    "Öğleden sonraki basın toplantısında Atlantik City'nin politik çehresinin değiştiği kesinleşti etrafını saran"... Open Subtitles في مؤتمر صحفي عقد في وقت متأخر هذا المساء والذي أدى بالتأكيد لتغيير الواقع السياسي في "أتلانتيك سيتي" قام خازن المدينة
    Bu sabahki basın toplantısında Fayden ve eşi Monica kızlarının dönmesi için yürek dağlayan bir yakarışta bulundu. Open Subtitles في مؤتمر صحفي بالصباح "فيدين" و زوجته "مونيكا" أصدروا نداءاً من أجل إعادة إبنتهم
    Saçmala, basın toplantısında değiliz. Open Subtitles اقطع هذا الهراء نحن لسنا في مؤتمر صحفي
    Başkan Ronald Reagan 17 Eylül 1985'te bir basın toplantısında AIDS araştırmalarına "en yüksek öncelik" verme sözüyle herkesin önünde ilk kez AIDS'ten bahsetti. Open Subtitles ذكر الرئيس "رونالد ريغن" الإيدز علناً للمرة الأولى في 17 سبتمبر 1985, مقسماً في مؤتمر صحفي أن يجعل أبحاث الإيدز "أولوية قصوى".
    Dün geceki basın toplantısında New York HKM şefi Dr. Ephraim Goodweather araştırmanın henüz başında olduklarını söyledi... Open Subtitles "في مؤتمر صحفي الليلة الماضية، الدكتور (إيفرايم غودويذر)، كبير الأطباء مع مراكز "مكافحة الأمراض" في مدينة "نيويورك"،
    Theresa Johnson basın toplantısında oğlunu teslim olmaya ikna etmeyi denemek için konuşuyor olacak. Open Subtitles ستتحدث (تيريسا جونز) في مؤتمر صحفي لاحقاً في محاولة لإقناع ابنها بتسليم نفسه.
    Birkaç dakika önce hükümet binasının önünde bitmiş basın konferansında, Vali Deval Patrick sadece iki cihazın bulunduğunu söyledi. Open Subtitles في مؤتمر صحفي أنتهى من لحظات خلفي في مجلس المحافظة صرح المحافظ (ديفال باتريك) بأن فقط قنبلتان وحيدتان تم العثور عليهما
    Avukat Joan Luss, gazetecilere verdiği basın konferansında 173 uçak yolcusunun ailesinin bu davada yanlarında olduğunu açıkladı. Open Subtitles المحامي (جوان لوس) أخبر الصحفيين في مؤتمر صحفي, أن 173 من عائلات ركاب (ريجيس) قد إنضمو إلى الدعوى العامة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus