"في محطة الفضاء" - Traduction Arabe en Turc

    • uzay istasyonunda
        
    • Uzay İstasyonu'nda
        
    • Uzay istasyonuna
        
    • Uzay istasyonundaki
        
    Çünkü Donald Trump'ı bu sabah Uluslararası Uzay İstasyonunda aslan yedi. Open Subtitles لأن أسد إلتهمه هذا الصباح في محطة الفضاء الدولية
    Edildi zaten ama NASA benim teleskopu uzay istasyonunda çok istiyormuş o yüzden erken fırlatma yapılacak. Open Subtitles لكن ناسا تريد منظاري حقاً في محطة الفضاء ، لذا سيضعوني في إطلاق مبكر
    İki kez uzay taşıma aracında uçtum ve Uluslararası Uzay İstasyonu'nda yaklaşık altı ay geçirdim. TED لقد سافرت بالمكوك الفضائي مرتين، ولقد عشت في محطة الفضاء الدولية لستة أشهر تقرييا.
    Uluslararası Uzay İstasyonu'nda yeterince zaman geçirmediyseniz bu muhtemelen aşina olduğunuz bir manzara değildir. TED إلا إذا كنتم قضيتم وقتًا لا بأس به في محطة الفضاء العالمية، قد لا يكون هذا المنظر مألوفًا جدًا لكم.
    Uzay istasyonuna kurduğum teleskop çerçevesi zarar görmüş ve geri gidip tamir etmemi istiyorlar. Open Subtitles رافعة التلسكوب الذي ركبتها في محطة الفضاء تلفت، ويُريدونني أن أعود للاعلى وأصلحها.
    Uzay istasyonundaki insanların her 92 dakikada bir yeni bir gün doğuşu izlediklerini biliyor muydun? Open Subtitles أكنت تعلم أن الناس في محطة الفضاء يرون غروب شمس كل 92 دقيقة؟
    NASA benim teleskopu uzay istasyonunda çok istiyormuş o yüzden erken fırlatma yapılacak. Open Subtitles ناسا تريد منظاري في محطة الفضاء حقاً لذا سيضعوني على إطلاق مبكر ،
    Öğrencilerimizin uzay istasyonunda Rusça çevirmen yardımıyla astronotlarla konuşmasını ayarladım. Open Subtitles إذا، لقد رتبت لطلابنا التحدث إلى رواد الفضاء في محطة الفضاء الدولية عبر مترجمة روسية
    Caz için yeterli. Uluslararası uzay istasyonunda altı ay. Open Subtitles ستة أشهر في محطة الفضاء الدولية
    O uzay istasyonunda ne oldu? Open Subtitles مالذي حدث في محطة الفضاء تلك ؟
    Uzayda, Uluslararası Uzay İstasyonu'nda yörüngeli bir laboratuvarımız var. TED في الفضاء، لدينا مختبر في محطة الفضاء الدولية.
    Ulusal Uzay İstasyonu'nda bulduğum bileşenlerle bir roket kazanıyorum ama parkta fırlattığım için ceza yiyorum. Open Subtitles المكونات التي أصنعها في محطة الفضاء الدولية و أحصل على تذكرة لإطلاق نموذج لصاروخ في المنتزه
    Ama mayısta Uluslararası Uzay İstasyonu'nda olacaksın. Open Subtitles في شهر مايو ستكون في محطة الفضاء الدولية
    Konuştuğumuz gibi, uzay mekiği Uluslararası Uzay İstasyonu'nda "Wolowitz Sıfır Yer Çekimi Atık İmha Sistemi"nin monte edilmesini bekliyor. Open Subtitles بينما نتحدث, المكوك الفضائي توقف في محطة الفضاء الدولية حيث سيقوم بتركيب "نظام والويتزر المقاوم للجاذبية "للتخلص من الفضلات
    Uluslararası Uzay İstasyonu'nda monte edilen "Wolowitz Sıfır Yer Çekimi Atık İmha Sistemi"nin birebir kopyası. Open Subtitles ,حسنا هذه نسخة مطابقة من "نظام والويتزر المقاوم للجاذبية للتخلص من الفضلات البشرية" كما هو مثبت في محطة الفضاء الدولية
    Uluslararası Uzay İstasyonu'nda astronot Don Pettit uzayın sıfır yerçekimli ortamında deney yapıyordu. Open Subtitles في محطة الفضاء الدولية كان يختبر رائد الفضاء دون بيتي" انعدام الجاذبية"
    - Uzay istasyonuna çiktigin zaman... Open Subtitles فوق هناك,في محطة الفضاء,أنت...
    Uzay istasyonundaki araştırma laboratuvarında. Open Subtitles إنه في مختبر البحث فوق في محطة الفضاء

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus